

Yeni Yasal Düzenlemelere Göre Kamulaştırmasız El Koyma Sebebiyle Doğan ...
144
kapsamına almış olmasıdır. Haciz yasağı bu denli geniş kapsamlı
şekilde uygulandığı takdirde, uzlaşma veya mahkeme kararı üze-
rine hak sahibi lehine doğan tazminat alacağının tahsilinde ciddi
güçlüklerle karşılaşılacağı söylenebilir.
9. 221 ve 2942 sayılı kanunlar yalnızca yürürlüğe girdikleri tarihe
kadar gerçekleşmiş bulunan kamulaştırmasız el atmaları düzen-
ledikleri halde, 5999 sayılı Kanun bununla yetinmeyerek yürürlü-
ğünden sonra belli bir tarihe kadar (2026) gerçekleşecek olanları
da kapsamına almış bulunmaktadır. Kamulaştırmasız el atma uy-
gulamasının ülkemizde olağan hale gelmiş olduğu göz önünde
bulundurulduğunda, kanun koyucunun gelecekte gerçekleşmesi
muhtemel sorunları da kapsamına almış olmasının isabetli oldu-
ğu söylenebilir. Ancak bu durumun niçin 2026 yılı sınırlanmış
olduğu sorusu ise cevapsız kalmaktadır. Ayrıca bu düzenleme-
nin idareyi kamulaştırmasız el atma fiillerine teşebbüs etme ko-
nusunda cesaretlendireceği de söylenebilir. Böylece idarenin mal
edinme yönteminin normal ve olağan usulü olan kamulaştırma
usulü yerine bu usule daha sıklıkla başvurulması tehlikesi ortaya
çıkabilir.
Genel Değerlendirme ve Sonuç
Kamulaştırmasız el atma sorunu çözmek için bugüne kadar ger-
çekleştirilmiş bulunan yasal düzenlemelerin sorunu çözemediği gö-
rülmektedir. Çünkü söz konusu düzenlemeler, bu konuda her zaman
için uygulanabilecek kurallar içermek yerine, daha ziyade, geçmişte
gerçekleşmiş bulunan kamulaştırmasız el atmaları
“bir defaya mahsus”
olmak üzere yasal bir çözüme kavuşturmakla yetindikleri için bir nevi
“af kanunu”
özelliği taşımaktadırlar. Bu durum, 5999 sayılı Kanun için
de geçerlidir. Çünkü bu Kanun’la getirilen düzenlemeler de geçmişin
yanında geleceği de düzenlemekle birlikte, bunu 2026 yılı ile sınır-
landırmış
55
olduğu için bu düzenlemelerin bizatihi kendisi de sorunu
kökten halletmek gibi bir iddia içermemektedir.
55
13 Şubat 2011 tarihli ve 6111 sayılı Kanunun Geçici 2 nci maddesi.