Background Image
Previous Page  319 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 319 / 521 Next Page
Page Background

318

Türk Medeni Kanunu’nun 129. maddesine göre, üstsoy ile altsoy

arasında, kardeşler arasında, amca, dayı, hala ve teyze ile yeğenleri

arasında, kayın hısımlığı meydana getirmiş olan evlilik sona ermiş

olsa bile, eşlerden birisi ile diğerinin üstsoyu veya altsoyu arasında,

evlat edinen ile evlatlığın veya bunlardan birisi ile diğerinin altsoyu

ve eşi arasında evlenme yasağı bulunmaktadır. Ancak Türk Medeni

Kanunu’nda kuzenler arasındaki evlilik yasaklanmamıştır. Türk Me-

deni Kanunu tarafından evlenme yasağı konulan kişiler arasındaki

cinsel davranışların gerçekleşmesi ensesti tanımlamaktadır. Bu davra-

nışların rıza ile veya rıza olmaksızın gerçekleşmesi mümkündür. Ay-

rıca bir suç olarak tanımlanmamış olan ensest, rıza ile gerçekleşirse

yalnızca 18 yaşını tamamlamamış kişilere yönelik olanlar suç sayılmış,

rıza olmaksızın gerçekleşirse Türk Ceza Kanunu’nda cinsel dokunul-

mazlığa karşı suçlar kapsamındaki suçların ağırlaştırıcı sebebi olmak

suretiyle suç olarak düzenlenmiştir.

Ensest adlı ilişki türü, geçmişten günümüze genel olarak bir tabu

olarak görülmüş olup, ensest ilişkide bir mağdurun bulunabilmesi için

öncelikle kişinin rızası dışında cinsel ilişkiye veya cinsel amaçlı dav-

ranışa maruz kalması gerekmektedir. Bu tip bir mağdur, çocuk ola-

bileceği gibi ergen kişi de olabilir. Çalışma, elbette yalnızca Türk Dil

Kurumu’nun kullandığı anlamda erişkin olan kadını ele almamakta-

dır. “Kadın” kavramı, doğduğundan itibaren “kadın” cinsiyetine sa-

hip olan herkesi kapsar. Kadın cinsiyeti, istisnai olarak sonradan da

elde edilebilir. Elbette bu elde etme, kişinin kendisini “kadın” olarak

hissetmesi ile mümkün olmayıp, bu kimliğin doğal ve hukuki şartlarla

kazanılmasına bağlıdır.

Kadının bir cinsiyet türü olarak 18 yaşından küçük (18 yaşını ta-

mamlamamış) kız çocuğunu da kapsadığından hareketle, çalışmada

çocuğun cinsel istismarı ve reşit olmayanla cinsel ilişki suçları da ele

alınacaktır. Bu çerçevede, 18 yaşından küçük olan kız çocuklarının

“kadın” kapsamında değerlendirilmemesinin ayırımcı bir bakış taşı-

yacağını ifade etmek isteriz. Belirtmeliyiz ki, ensestin mağduru yal-

nızca kadın değildir. Çocuk, özellikle 15 yaşını tamamlamamış kız ve

erkek çocuklar maalesef ensestin daha fazla mağduru olabilmektedir.

Ensest ilişkinin 18 yaşından büyük kişiler tarafından rızaen ger-

çekleşmesi halinde, ceza sorumluluğu açısından hukuka aykırılığın