

TBB Dergisi 2012 (101)
Hüsamettin UĞUR
337
ve temel özgürlüklerinin tanınmasını, kullanılmasını ve bunlardan yararla-
nılmasını engelleyen veya ortadan kaldıran veya bunu amaçlayan ve cinsiyete
bağlı olarak yapılan herhangi bir ayrım, mahrumiyet veya kısıtlama anlamı-
na geleceğini”
, 16. maddede ise
“Taraf Devletlerin kadınlara karşı evlilik
ve aile ilişkileri konusunda ayrımı önlemek için gerekli bütün önlemleri ala-
caklarının”
düzenlendiği, bu durum karşısında, 4320 sayılı Kanun’un
yalnızca nikâh bağına dayalı aileleri koruduğunun kabulünün, anılan
sözleşmeye de aykırılık oluşturacağını vurgulamıştır.
7
AİHM (OPUZ/Türkiye) Kararı
Nisan 1995 tarihinde başlayıp Mart 2002’ye kadar devam eden ve
başvuranın annesinin öldürülmesiyle sonuçlanan olaylar zincirinin ele
alındığı davada AİHM, AİHS’nin 2. maddesindeki
“Yaşama Hakkı”
nın,
3. maddesindeki
“İşkence Yasağı”
nın ve 14. maddesindeki
“Ayrımcılık
Yasağı”
nın ihlal edildiği sonucuna varmıştır.
8
Kararda, kovuşturma makamlarının bazı uygulamalarının
“esef-
le karşılandığı ve şaşkınlık içinde kalındığı”
belirtilerek, öfke, kınama ve
şaşkınlık içeren subjektif duygu ve düşüncelerin karıştırılması ulusla-
rarası bir mahkemenin ciddiyeti ve tarafsızlığına gölge düşürse de bu
durum ülke olarak böyle bir karara muhatap olmanın ayıbından bizi
kurtarmamaktadır. Kararda, konumuz açısından şu önemli tespitlere
de yer verilmiştir:
“…savcı ya da sulh ceza hâkimi, kendi inisiyatifiyle 4320 no.’lu
Kanun’un 1. ve 2. Bölümleri’nde yer alan koruyucu tedbirlerden bir
7
Yargıtay 7. CD., 7.4.2009, 2006/3351 E., 2009/4849 K.
Bu karar Terazi Dergisinin
Haziran 2009 sayısında yargı kararları bölümünde (sehven 4. Ceza Dairesi kararı
şeklinde gösterilerek ve bir sonraki sayıda da açıklayıcı düzeltme yapılarak) yayın-
lanmıştır. Özel Dairenin bu Kararı, itirazı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na
taşınmış ise de Genel Kurul, 4320 sayılı Kanun uyarınca verilmiş bulunan tedbir
kararının içeriğinin ceza davası sırasında denetlenip denetlenemeyeceği
” konusu-
nu ön sorun olarak görüşerek; ceza mahkemesinin, yapılan yargılama sırasında kesinleş-
miş tedbir kararının içeriğini denetleme olanağı bulunmadığını, aile mahkemesince verilip
kesinleşen tedbir kararının ihlal edildiğinin sabit olduğu somut olayda, 4320 sayılı Yasa-
nın 2. maddesindeki suçun unsurlarının oluştuğundan, ayrıca 4320 sayılı Yasanın “res-
mi olmayan birliktelikleri de”
koruyup korumadığı yönündeki tartışmaya girmeye
gerek görülmediği sonucuna vararak, itirazın değişik gerekçe ile kabulüne, Özel
Daire Kararının kaldırılmasına, Yerel Mahkeme hükmünün bozulmasına ve dos-
yanın yerel mahkemeye gönderilmesine –oyçokluğuyla-karar vermiştir.
(CGK.,
08.12.2009, 2009/7-131 E., 2009/284 K.)
8
OPUZ – TÜRKİYE Kararı (3. Daire, 9 Haziran 2009, Başvuru no. 33401/02)