

Kadın ve Aile Bireylerine Yönelik Şiddete Karşı 6284 Sayılı Kanunun Getirdikleri
342
yapılmasına karar verilmesi (m. 3) hâlinde, aylık net asgari ücrete en-
deksli olarak maddi yardım yapılması, bu Kanun hükümlerine göre
önleyici tedbir kararları kapsamında hâkim tarafından nafakaya ka-
rar verilmesi ve tahsili, korunan kişi genel sağlık sigortalısı değilse ve
bundan yararlanamıyorsa ya da tedavi yardımından yararlanamıyor-
sa bu hâllerin devamı süresince genel sağlık sigortalısı sayılması, ki-
şinin rehabilitasyonu veya tedavi edilmesi gerekliyse bu hizmetlerin
giderlerinin bakanlık bütçesinden karşılanması,
Bakanlığın, gerekli görmesi hâlinde kadın, çocuk ve aile bireyle-
rine yönelik olarak uygulanan şiddet veya şiddet tehlikesi dolayısıyla
açılan idarî, cezaî, hukukî her tür davaya ve çekişmesiz yargıya katıla-
bilmesi hükme bağlanmıştır.
Tedbir Kararına Aykırılık Suç Olmaktan Çıkarılmıştır
4320 sayılı Kanun’da suç olarak düzenlenen tedbir kararına ay-
kırılık, 6284 sayılı Kanun ile suç olmaktan çıkarılmış, yerine zorlama
hapsi getirilmiştir. Bu durumda 4320 sayılı Kanun’a muhalefet suçun-
dan yerel mahkemelerde derdest olan veya karara bağlanıp temyiz
incelemesi için Yargıtay’da bekleyen dosyalar için, zamanaşımının
gerçekleşip gerçekleşmediğine bakılmaksızın CMK’nun 223/9. mad-
desi uyarınca derhal beraat kararı verilmesi, kesinleşip infaz edilmekte
olan ilâmların infazına son verilmesi, infaz için bekleyenler infaz edil-
meden geri çekilmesi ve bu suçtan adli sicil kayıtlarının tekerrüre esas
alınmaması gerekmektedir.
23. maddenin 3. fıkrasındaki
“Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce
4320 sayılı Kanun hükümlerine göre verilen kararların uygulanmasına devam
olunur”
ifadesinden maksat, 4320 sayılı Kanun’un 1. maddesi uyarınca
(6284 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 20 Mart 2012 tarihinden önce
verilen) koruma kararlarıdır. O kararlara 20 Mart 2012 tarihinden sonra
aykırı davranan kimse hakkında tazyik hapsi verilebilecektir.
Kanunda Olmayan “Aile”nin Eleştirilmesi
6284 sayılı Kanun’un görüşüldüğü komisyonlarda, Meclis’te
16
ve
16
“Şimdi, siz
“Aileyi koruyalım.”
derken aslında aile içerisindeki sorunları hep örtü-
yorsunuz çünkü aile içerisindeki hiçbir şey yansımıyor. Bu yaklaşımla yapılacak
yasal düzenlemelerde ne yazık ki önce aile korunacak, sonra birey korunacak.