

TBB Dergisi 2012 (103)
Ahmet EROL
205
durduğunu ve tutukluluk haline son verilmesi üzerine işlemeye de-
vam ettiğini, dolayısıyla 06.04.1981 ile 28.10.1981 tarihleri arasındaki
tarihleri sürenin beyanname verme süresini hesaplamada göz önüne
alınmaması suretiyle 23.11.1981 gününde verilen beyannamenin süre-
sinde verildiğini kabul etmek gerekmektedir
13
.
VUK’un 13/1’inci maddesinde
“vergi ödevi”
nden söz edildiği için,
mükellef hakkı durumunda olan işlemlerde
“ağır hastalık”, “ağır kaza”
ve
“tutukluluk”
hallerinin bu işlemler yönünden hukuki bir etki ve
sonuç doğurmayacağını ileri süren yazarlar
14
ve yargı kararları söz
konusudur
15
. Durum böyle olmasına rağmen, VUK’un 13/1’inci mad-
desindeki mücbir sebep halinin sadece mükellefin ödevi ile sınırlı ol-
mayacağını savunan yazar
16
ve yargı kararları
17
da vardır.
Bizim düşüncemize göre; VUK’un 13/1’inci maddesinde kullanı-
lan
“vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesine”
ibaresinin
hukuken yok sayılması olanaklı değildir. Ancak, bu ibarenin VUK’un
13/3’üncü maddesindeki
“Kişinin iradesi dışında vukua gelen mecburi
gaygubetler”
ile maddenin bitimindeki
“gibi hallerdir”
ibareleri ile bir-
likte değerlendirilmesi halinde, yasa koyucunun VUK’un 13/1’inde
sadece mükellef ödevlerine yönelik olarak bu düzenlemeyi yapma-
13
Danıştay 4. Dairesi, 14.10.1983 tarih ve 1982/2323 E. ve 1983/7533 K. Sayılı Kararı.
14
Mesut Erez,
“Vergi Hukukumuzda Mücbir Sebepler Ağır Hastalık Hali”
, Maliye Kon-
feransları I, s.2,
www.iudergi.com/tr/index.php/iktisatmaliye/article/view-File/14323/13530, (Erişim:13.08.2012)
15
Bkz. Danıştay 9. Dairesi, 20.05.2008, 2007/906 E., 2008/2530K,
“Vergi ödevlerinden
birinin yerine getirilmesine engel olabilecek derecede ağır kaza ve ağır hastalık hallerinin
mücbir sebep olarak kabulü gerekir. Mücbir sebepler vergi ödevlerinin yerine getirilmesine
ilişkin süreleri keseceğinden, vergi ve ceza muhataplarının adlarına tarh olunan vergi ve
kesilen cezalara karşı açacakları dava; dava açma sürelerini kesmeyip, dava açma mükelle-
fin ödevlerinden sayılamayacağından, dava açma süresi hastalık veya sair mücbir sebep-
ler halinde durmaz. Rahatsızlığı nedeniyle davasını bizzat açamayan davacı, davasını her
zaman için tayin edeceği bir vekil vasıtasıyla süresinde açabilir.”
; Danıştay 7. Dairesi,
09.11.1985 tarih ve 1984/4171 E., ve 1985/2695 K. Sayılı Kararı.
16
Mualla Öncel /Ahmet Kumrulu / Nami Çağan, Vergi Hukuku, Turhan Kitabevi,
20.Bası, Ankara, 2011; Gökhan Kürşat Yerlikaya, a.g.m.
17
Bkz. Danıştay 7. Dairesi, 17.11.1993 tarih ve 1992/34 E., 1993/4809 K. Sayılı Kararı:
“Bununla beraber Kanunla öngörülmemiş olsa da, mücbir sebep hallerinde dava açma için
öngörülen sürelerin işlemeyeceği genel hukuk kuralı olarak kabul edilmektedir. Uzlaşma-
ya başvurunun hukuki niteliği ve sonuçları göz önünde bulundurulduğunda, uzlaşmaya
başvurma süresinin işlememesine neden olacak haller, ancak kişinin iradesi dışında gelişen
tabii afet, savaş hali ve benzeri durumlarla, kişinin bu tür haklarını kullanmasını imkansız
kılan çok ağır hastalık gibi durumlar olabilir.”