Background Image
Previous Page  211 / 465 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 211 / 465 Next Page
Page Background

Mükellef Hakkı Olarak Mücbir Sebepler ve Sonuçları

210

buradan gelmektedir. İngilizce karşılığı

“absence”

tır. Burada vergi mü-

kellefinin, vergi sorumlusunun veya ceza muhatabının iradesi dışında

yok olma veya bulunmama hali söz konusudur. Burada iki tür bulun-

mama veya yok olma hali üzerinde durulabilir. Bunlar:

1. Kişinin bulunamaması durumu.

2. Mükellefiyet ile ilgili olan şeylerin (defter, belge, kayıt, kayıt orta-

mı vb) bulunamaması durumu.

Vergi mükellefi, vergi sorumlusu veya ceza muhatabı çeşitli ne-

denlerle (salgın hastalık, karantina, genel grev, lokavt, mecburi asker-

lik, yurtiçine girememe vb.) vergisel ödevlerini yapamıyor veya hak-

larını kullanamıyor ise, burada VUK 13/3 kapsamında bir mecburi

gaygubet durumu söz konusudur.

İkinci durumda ise, mükellefin, vergi sorumlusunun veya ceza

muhatabının mükellefiyet ile ilgili hak ve ödevleri için olmazsa olmaz

durumdaki defter, belge, kayıt, kayıt ortamı gibi şeylerin olmama-

sı halidir. Böyle bir durumda vergi mükellefi, vergi sorumlusu veya

ceza muhatabı idarenin hukuken kendisinden beklediği ödevleri veya

kendisi açısından yaşamsal önemdeki dava açma, uzlaşmaya başvuru

vb. hakları kullanmak için gereken defter, belge ve kayıtlara yok olma

(gaygubet) nedeniyle ulaşamamakta ve bunları hukuki etkinlikte yeri-

ne getirememektedir

27

.

Mecburi gaygubet halinin de, diğer mücbir sebepler gibi tartışma-

27

Danıştay 4. Dairesi, 24.02.1994 tarih, 1992/4170 E. ve 1994/1078 K. Sayılı Kararı:

“Olayda, davacının 1984 takvim yılı faaliyeti sonucunda ortaya çıkan duruma göre

yıllık gelir vergisi beyannamesini verdiği ve vergilendirme ile ilgili beyan görevini yerine

getirdiği, bundan sonra 11.2.1986 tarihinde defter ve belgelerinin çalınmak suretiyle zayi

olduğu hususunun mahkeme kararıyla tevsik edildiği, uyuşmazlığa konu tarhiyatın ise,

beyan edilen kazançtan ayrı olarak re’sen takdir yoluyla bulunan matrah farkı ile ilgili

bulunduğu dosyadaki belgelerden anlaşılmaktadır. Buna göre davacının mücbir sebep hali

nedeniyle yerine getiremediği bir vergi ödevi bulunmamakta, harici karinelere göre takdir

edilmiş bir matrah ve buna dayalı olup mahkemece yerinde görülen ve davacı tarafından

temyiz edilmemekle kesinleşmiş olan tarhiyat nedeniyle vergi ziyaı mevcut bulunmaktadır.

Böyle bir durumda, mücbir sebep halinden dolayı anılan kanun hükmünün uygulanması

mümkün olmadığından mevcut vergi ziyaı nedeniyle tarhiyata ceza tatbiki gerekmektedir.

Ancak matrah farkının bulunuş tarzı nazara alındığında, Vergi Usul Kanununun 344.

maddesinde sayılan kaçakçılık ve mükerrer 347.maddesinde sayılan ağır kusur cezası

ile ilgili fiillerin oluşmadığı ve bu nedenle tarhiyata kusur cezası uygulanması gerektiği

sonucuna varılmaktadır.”