

Yargıtay Kararları
426
öbürünün savunmasına zarar verebilecek durumda olan iki kişinin birden ve-
kaletini kabul edemez”
kuralına yer verilmiştir.
Bütün bu hükümlerden de anlaşılacağı gibi, menfaat zıtlığını dar
anlamda yorumlamamak gerekir. Burada, önemli olan, savunmanın
hiçbir şekilde zafiyete uğramamasıdır. Nitekim öğretide de aynı görüş
benimsenmiş, şüpheli veya sanıklardan birisinin savunulması ancak
diğer sanığın suçlanmasıyla sağlanabiliyorsa, çıkarların çatıştığını ve
müdafilerinin değişik kişiler olması gerektiği belirtilmiştir. (Prof. Dr.
Nur Centel – Doç. Dr. Hamide Zafer, Ceza Muhakemesi Hukuku, 6.
Bası sh. 170)
Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Sanık N. ile birlikte kasten öldürme suçunu işledikleri iddia edilen
sanık M.’nin suçun yalnızca kendisi tarafından gerçekleştirildiğinin
savunulması karşısında, ortak müdafileri tarafından sanık N.’nin bu
suçu işlemediğinin savunulması gerektiği ve bu durumun da, sanık M.
yönünden savunmada zafiyet yaratacağı açıktır.
Bu itibarla, yerel mahkemenin, sanıklar arasında menfaat çatışma-
sı bulunmadığı görüşüne dayalı direnme gerekçesi, yukarıda açıkla-
nan yasa ve meslek kurallarına aykırı olup, direnme hükmünün bozul-
masına karar verilmelidir.
Ayrıca, sanık M.G. 14.09.2006, sanık N.U. ise 17.11.2008 tarihinden
itibaren tutuklu olup, sanıkların üzerine atılı kasten öldürme suçuna
bakmak Ağır Ceza Mahkemesinin görevine giren işlerden olduğun-
dan ve 5271 sayılı CYY’nın 102/2. maddesi uyarınca tutuklukta ge-
çecek süre uzatmada dahil olmak üzere en çok 5 yıl olup, tutuklanma
tarihlerinden itibaren bu süre dolmamış olduğundan, sanıkların tahli-
yesi konusu yerel mahkemece değerlendirilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1
- Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.06.2010 gün ve 160-199
sayılı direnme hükmünün, saptanan usul yanılgısı nedeniyle diğer
yönleri incelenmeksizin
BOZULMASINA,
2
-DosyanınmahallinegönderilmeküzereYargıtayC.Başsavcılığına
TEVDİİNE
,
14.06.2011
günü yapılan müzakerede tebliğnamedeki is-
teme uygun olarak oybirliğiyle karar verildi.