

TBB Dergisi 2012 (103)
Yargıtay Kararları
423
Yargıtay Ceza Genel Kurulu
T. 14.06.2011
E. 2011/1-44
K. 2011/122
* Şüpheli veya sanıklardan birisinin savunul-
ması ancak diğer sanığın suçlanmasıyla sağla-
nabiliyorsa, çıkarları çatışmakta olduğundan
müdafilerinin değişik kişiler olması gerek-
mektedir.
(5271 sayılı CYY m. 152; Av.K. m. 35, 38/b)
Haksız tahrik altında eşini öldürme suçundan sanık M.G.’nin
TCY’nın 82/1-d, 29/1 ve 62. maddeleri uyarınca 17 yıl 6 ay hapis cezası
ile cezalandırılmasına, haksız tahrik altında kasten öldürme suçundan
sanık N.U.’nun ise TCY’nın 81/1, 29/1 ve 62. maddeleri uyarınca 12
yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanıklar hakkında TCY’nın
53. maddesinin uygulanmasına ilişkin, Malatya 2. Ağır Ceza Mahke-
mesince 17.12.2008 gün ve 75-456 sayı ile verilen ve sanıklardan M. yö-
nünden kendiliğinden temyize tabi olan hükmün, katılanlar vekili ve
sanıklar müdafii tarafından da temyiz edilmesi üzerine, dosyayı ince-
leyen Yargıtay 1. Ceza Dairesince 06.04.2010 gün ve 6071-2085 sayı ile;
“Aynı suçlardan yargılanan ve menfaatleri çatışan sanıklar M.G.,
N.U. ve H.U.’nun , aynı müdafii ile temsil ettirilerek kamu davasının yü-
rütülüp sonuçlandırılması suretiyle CYY’nın 152 ve 1136 sayılı Avukatlık
Kanunu’nun 38/b maddelerine muhalefet edilmesi”
isabetsizliğinden diğer
yönleri incelenmeksizin bozulmasına karar verilmiştir.
Yerel mahkeme ise 28.06.2010 gün ve 160-199 sayı ile;
“Yüksek Yargıtay 1. Ceza Dairesi ile mahkememiz arasındaki uyuşmaz-
lık; dosyamız sanıkları M., N. ve H. arasında menfaat çatışması bulunup
bulunmadığı, buna bağlı olarak da aynı müdafinin hukuki yardımından ya-
rarlanmalarının, savunma hakkının kısıtlanması olup olmadığının belirlen-
mesine ilişkindir.
Sanıklardan birinin savunması, ancak diğer bir sanığın suçlanması ile
sağlanabiliyorsa, aralarında çıkar çatışmasının varlığı kabul edilmektedir.
Olayımızdan, sanıklar N. ve H. tüm aşamalarda atılı suçu işlemedikleri-
ni beyan etmiş, sanık M. ise yine tüm aşamalarda eylemi tek başına gerçekleş-
tirdiğini söylemiştir.