Background Image
Previous Page  365 / 505 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 365 / 505 Next Page
Page Background

Askeri Ceza Hukukunda Askerlikten Kurtulmak için Hile Yapmak Suçu (AsCK 81)

364

rı verilmiş olması, bu faillerin suçuna iştirak eden sanık hakkında

mahkûmiyet hükmü kurulmasına engel teşkil etmeyecektir.

145

b. Müşterek Anlaşmanın Olmaması Halinde

Oluşan Diğer Suç Tipleri

(1) Görevi Kötüye Kullanmak / Resmi belgede sahtecilik/

Resmi belge hükmünde belgeler

AsCK 81 kapsamında müştereken işlenen suçlarda yapılan hilenin

unsurları yönünden oluşmadığı ya da müşterek failler arasında anlaş-

ma şartının şüpheli kaldığı ancak asli failin hizmetten uzak kalarak

kamunun zararına başkasının yararına bir durumun oluştuğu haller-

de suç ortağı kamu görevlisinin eylemi şartları varsa, TCK 257/1’deki

145

Nitekim Askeri Yargıtay; “Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.04.2009 tarihli,

2009/3-64 Esas ve 2009/83 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere;

“...sanık hak-

kında kurulan mahkûmiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden hük-

mün açıklanmasının geri bırakılması, esas itibarıyla bünyesinde iki karar barındıran bir

kurumdur. İlk karar teknik anlamda hüküm sayılan ancak açıklanmasının geri bırakıl-

masına karar verilmesi nedeniyle hukuken varlık kazanamayan bu nedenle hüküm ifade

etmeyen, koşullara uyulması halinde düşme hükmüne dönüşecek, koşullara uyulmaması

halinde ise varlık kazanacak olan mahkûmiyet hükmü, ikinci karar ise, bu ön hükmün üze-

rine inşa edilen ve önceki hükmün varlık kazanmasını engelleyen hükmün açıklanmasının

geri bırakılması kararıdır. Bu ikinci kararın en temel ve belirgin özelliği varlığı devam etti-

ği sürece, ön hükmün hukuken sonuç doğurma özelliği kazanamamasıdır ...”

Somut olay-

da, asli fail sanıklar Bnd.Er Ö.K. ve Bnd.Onb. İ.D.’ın eylemleri mahkemece sabit

görülmüş, ancak yasal şartlar oluştuğundan haklarında hükmün açıklanmasının

geri bırakılmasına karar verilmiş, sanık Bnd.Bçvş. M.C. hakkında ise objektif

şart

gerçekleşmediğinden

, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadı-

ğına karar verilmiştir. ASCK’nın 81’inci maddesi ile ilgili yerleşik içtihatlarda; asli

failler hakkında 81/1’inci maddenin uygulanma imkânı bulunmadığı hâllerde iş-

tirak hâlinin de söz konusu olamayacağı kabul edilmekte ve suça iştirak eden ki-

şilerin asli faile tabi oldukları, hukuki durumlarının da asli failin sorumluluğuna

göre belirleneceği belirtilmekle birlikte; bu husus, suça iştirak eden kişilerin, asli

faillerin cezalarının ortadan kaldırılmasını gerektiren veya cezalandırılmalarını

önleyen kişisel nedenler göz önünde bulundurulmaksızın, kendi kusurlu fiillerine

göre cezalandırılmalarına engel değildir.Nitekim, “Bağlılık kuralı”nı düzenleyen

TCK’nın 40/1’inci madde ve fıkrası;

“Suça iştirak için kasten ve hukuka aykırı işlenmiş

bir fiilin varlığı yeterlidir.

Suçun işlenişine iştirak eden her kişi, diğerinin cezalandı-

rılmasını önleyen kişisel nedenler göz önünde bulundurulmaksızın kendi kusurlu

fiiline göre cezalandırılır

hükmünü amirdir.Bu açıklamalar ışığında; asli failler

hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olmasının, bu

faillerin suçuna iştirak eden sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulmasına en-

gel teşkil etmediği ve bu hususun bekletici mesele yapılmasının gerekmediği so-

nucuna varıldığından; Başsavcılık itirazının reddine karar verilmesi gerekmiştir.”

As.Yar.DK., 27.01.2011, 2011/8-8 EK. (TSK Net)