Background Image
Previous Page  198 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 198 / 473 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2013 (106)

Ahmet Cshit İYİLİKLİ

197

kanuni hakikat vasfı salt hüküm fıkrasına yöneliktir. Buna karşın, ge-

rekçe bu hakikatten tamamen vareste tutulmuş değildir

311

. Gerçeği söy-

leme yükümlülüğüne aykırı hareket edilerek, mahkemeye getirilen va-

kıalar, yargılama sonunda verilen karar şekli ve maddi anlamda kesin

hüküm teşkil ettiğinden, mahkemenin hükmü gerçeğe aykırı, bilinçli

yalan ya da eksik vakıalara dayandığında, bu gerekçeler, hükmün bir

parçası haline gelebilecektir

312

. Böylesi bir durum, daha çok üçüncü bir

kişiye zarar vermek, ya da kendisine haksız bir menfaat sağlamak için

başvurulan bir usul hilesidir. Gerçeği söyleme yükümlülüğüne aykırı

davranarak, vakıalar gizlenmiş, yanlış beyan, vakıa ve delil uydurma

yahut usul hilesi

313

marifetiyle taraflar kendi lehine hüküm verilmesi-

ni sağlamış ve maddi anlamda kesinleşerek hükmün mütemmim cüzü

haline gelmiş dava sebebi söz konusu vakıalar

314

, yani hükmün dayan-

dırıldığı gerekçeler hakikate dayanmadığından, bundan zarar gören

üçüncü kişiler, yargılamanın yenilenmesi yoluyla (HMK m. 376) kesin

hükmün iptalini talep edebilecektir

315

. Keza bu durum Hukuk Muha-

kemeleri Kanunu’nun 374. maddesinin (h) fıkrasındaki; “lehine karar

verilen tarafın, karara tesir eden hileli bir davranışta bulunmuş olması”

hali için de geçerlidir

316

. Bu ihtimalde de davanın diğer tarafı, yargılan-

manın yenilenmesine başvurabilecektir

317

. Zira bu fıkra ile 376. mad-

dedeki yargılamanın yenilenmesi için ön görülen şart ortaktır

318

. Bir

311

Tercan, Gerçeği Söyleme Yükümlülüğü, s.209.

312

Tercan, Gerçeği Söyleme Yükümlülüğü, s.209. “Gerçeği söyleme yükümlülüğü,

ihlal edilerek asıl davada ileri sürülen hususlar, o davada mahkemenin vereceği,

karar için gerekçe oluşturmuş ve mahkeme hükmünü bu hususlara dayalı olarak

vermiş ve böylece gerçeğe aykırı olarak ileri sürülen hususlar hükmün bir parçası

haline gelmiş olabilir.”

313

Alangoya, İlkeler, s.123.

314

Arslan, Dürüstlük Kuralı, s.126.

315

Arslan, Dürüstlük Kuralı, s.115.

316

Arslan, Yargılamanın Yenilemesi, s.104.

317

Alangoya, İlkeler, s.123; Arslan, Yargılamanın Yenilenmesi, s.104; Arslan,

Dürüstlük Kuralı, s.125; Tercan, Gerçeği Söyleme Yükümlülüğü, s.206.

318

“6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 376. maddesinde davanın tarafla-

rından birisinin alacaklıları veya aleyhine hüküm verilen tarafın yerine geçenlerin,

borçluları veya yerine geçmiş oldukları kimselerin aralarında anlaşarak, kendile-

rine karşı hile yapmaları nedeniyle hükmün iptalini isteyebilirler, şeklinde benzer

bir düzenlemeye yer verilmiştir. Kısaca kesinleşen mahkeme kararı aleyhine olan

tarafın dışındaki, davanın taraflarından birisinin alacaklılara veya aleyhine hü-

küm verilenlerin yerine geçen külli ve cüzi haleflerin yargılamanın yenilenmesini

isteyebilmeleri, yerlerine ektikleri kişilerin aralarında anlaşarak kendilerine karşı

hile yapmaları şartına bağlanmıştır. Mahkemece, yargılamanın yenilenmesi yo-