Background Image
Previous Page  196 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 196 / 473 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2013 (106)

Ahmet Cshit İYİLİKLİ

195

lamanın yenilenmesi sebebi varit olmayacaktır. 6100 sayılı HMK’da

derdestliğin dava şartı olarak düzenlenmesinden sonra bu sebebe iliş-

kin yargılamanın yenilenmesi taleplerinde bir azalma meydana gele-

ceği ihtimal dâhilindedir. Her iki davanın aynı olması için derdestlik

ve kesin hükümde bahsettiğimiz üzere üç unsurda ayniyetlik arana-

caktır. İncelememiz açısından dava sebebi noktasında yargılamanın

yenilenmesinde de aranılacak olan da maddi vakıalardır

304

. Yargılama-

nın yenilenmesinde bahsedilen kesin karardan kasıt, maddi anlamda

kesin hüküm teşkil eden karardır

305

. Bu düzenleme, mülga 1086 sayı-

lı HUMK döneminde (m.445/10), aynı kanunda düzenlenmiş kesin

hüküm (m.237) maddesiyle birlikte değerlendiriliyordu

306

. 6100 sayılı

HMK döneminde de yargılamanın yenilenmesi, bu kanundaki kesin

hüküm (m.303) ile birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir

307

. Çünkü

hükmün iptalini talep edebileceği, davacının ise bu hükme yönelik herhangi bir

talebinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı

vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı deliller-

le gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre,

davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve

kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına.” (19.HD 17.03.2006, 723/2730).

304

Arslan, Yargılamanın Yenilenmesi, s.118.

305

Maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmeyen çekişmesiz yargı kararları ile icra

mahkemesinin ihalenin feshi, istihkak ve İİK 89/4. maddesine dayalı olarak açılan

tazminat ya da ceza ve tazminat davaları dışındaki kararları yargılamanın yeni-

lenmesine konu olmayacaktır.

306

Arslan, Yargılamanın Yenilenmesi, s.118.

307

“Yargılamanın iadesi, bazı ağır yargılama hatalarından ve noksanlarından dolayı,

maddi anlamda kesin hükmün bertaraf edilmesini ve daha önce kesin hükme bağ-

lanmış olan bir dava hakkında yeniden yargılama ve inceleme yapılmasını sağla-

yan fevkalade bir kanun yoludur. Yargılamanın iadesi sebepleri HUMK.nun 445.

(HMK. 375) maddesinde tahdidi olarak sayılmıştır. HUMK. 445/10. maddesine

göre tarafları, dava sebebi ve konusu (müddeabihi) aynı olan bir dava hakkında

verilen hükme aykırı yeni bir hüküm verilmesine sebep olabilecek bir madde (ka-

nuni dayanak) yokken, aynı mahkeme veya başka bir mahkeme tarafından önceki

(birinci) hükme aykırı ikinci bir hüküm verilmiş bulunması, yargılamanın iadesi

sebebidir. Benzer bir düzenleme olan HMK.nın 375/ı maddesi de, “Aşağıdaki se-

beplere dayanılarak yargılamanın iadesi talep edilebilir: Bir dava sonunda verilen

hükmün kesinleşmesinden sonra tarafları, konusu ve sebebi aynı olan ikinci da-

vada, öncekine aykırı bir hüküm verilmiş ve bu hükmün de kesinleşmiş olması.”

düzenlemesini içermektedir. Ancak, tarafları, dava sebebi ve konusu aynı olan bir

dava hakkında birbirine aykırı kesinleşmiş iki hüküm bulunması halinde, birinci

hüküm lehine olan taraf HUMK.nun 237. maddesinde (HMK. m. 303) açıklanan

kesin hükmün sonuçlarından istifade etmektedir. Kesin hüküm nedeniyle önceki

günlü kesinleşmiş karar HUMK.nun 237. maddesi hükmünce tarafları bağlar. Bu

nedenle yargılamanın iadesi talebi üzerine, ikinci hükmün iptaline karar verilir

(HMUK. 450/II, HMK. 380). Bundan dolayı, sadece ikinci hükmün iptali için yargı-

lamanın iadesi yoluna başvurulabilir.” (10.HD 26.12.2011, 2010/7388, 2011/19631).