

TBB Dergisi 2013 (106)
Ayşen SEYMEN ÇAKAR
269
ele geçme anlamına gelir.
26
Gözler’in tanımına göre devlet “belirli bir
insan topluluğunun, belirli bir toprak parçası üzerinde egemen olma-
sıyla oluşan, hukuki kişiliğe sahip devamlı bir teşkilattır.
27
Bu tanım-
dan yola çıkarak devletin temel olarak üç unsura sahip olduğunu söy-
leyebiliriz: İnsan unsuru, toprak (ülke) unsuru ve egemenlik unsuru.
Devletin insan unsuruna kısaca millet, toprak unsuruna ise kısaca ülke
denir. Millet, birbirine bir takım bağlarla bağlanmış bir topluluktur.
28
Millet konusunda, objektif ve subjektif olmak üzere iki tür millet anla-
yışı vardır. Subjektif millet anlayışına göre millet, birbirine; mazi, ha-
tıra, amaç, ideal, istikbal, ülkü birliği gibi bir takım manevi bağlarla
bağlanmış insan topluluğudur.
29
Anayasamızda kabul edilen millet
anlayışı subjektif millet anlayışıdır. Objektif millet anlayışında ise mil-
let, ırksal, dilsel, dinsel gibi bir takım objektif bağlarla birbirine bağ-
lanmış insan topluluğudur. Ülke ise, devletin toprak unsurudur. Bu
toprak parçasının sınırlarının belirlenmiş olması gerekir. Çalışmanın
kapsamını çok fazla genişletmemek ve konuyu dağıtmamak için bu
unsurlar üzerinde daha fazla durmuyoruz.
Devlet terimi hukuki bir terimdir ve devletin hukuki ve biçimsel
kaynağı anayasadır. Rousseau’ya göre, devlet, bireylerin biraraya gel-
mesiyle kurulmuş bir tüzel kişi olduğuna göre ve en önemli işi de ken-
di varlığını korumak olduğuna göre her parçayı bütünlüğe en uygun
biçimde kullanmak ve ondan yararlanmak için genel ve zorlayıcı bir
güç gerekir.
30
Nasıl doğa insanlara, uzuvlarıyla ilgili olarak kesin bir
yetki vermişse, toplumsal anlaşma da siyasal topluluğa kendi organ-
larıyla ilgili olarak kesin yetkiler vermiştir ve işte genel iradenin yön-
lendirdiği bu yetki, egemenlik adını alır.
31
Gözler’in aktardığı üzere
egemenlik kelimesi, Latince en üst iktidar anlamına gelen “superanus”
26
Teziç,
a.g.e.,
s. 110
27
Gözler,
Anayasa Hukukunun Genel Teorisi,
Cilt:1, s. 360
Benzer bir tanım Umar tarafından verilmiştir. Umar’a göre, devlet, “belli bir ülke
üzerinde oluşmuş, egemenlik kullanan örgütlü toplumdur.
Bilge Umar,
Hukuk Başlangıcı,
İzmir: Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Döner Sermaye İşletmesi Yayınları No:79, 1997, s. 259
28
Kemal Gözler,
Türk Anayasa Hukuku Dersleri,
Güncelleştirilmiş 7. Baskı, Bursa:
Ekin Yayınevi, 2009, s. 66
29
Gözler, s. 67
30
J. J. Rousseau,
Toplum Sözleşmesi ya da Siyaset Hukuku İlkeleri,
Çev: İsmail Yerguz,
İstanbul: Say Yayınları, 2008, s. 84
31
Rousseau, s. 84