Background Image
Previous Page  269 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 269 / 473 Next Page
Page Background

Adalet Mülkün Temeli Midir?

268

Gözler’e göre de, hukuk bilimi, fizik ötesine ait değildir, fizik alem-

de bulunur. Dolayısıyla pozitivist teori, tabii hukukun tüm biçimlerini

reddeder. Ona göre doğada değişmez bir düzen mevcut değildir, tüm

insanlara özgü bir tabii akıl da mevcut değildir.

21

Gözler’e göre, de-

ğerler reel dünyaya ait değildir, doğada iyi veya kötünün ölçüleri bu-

lunmaz, bunları sadece insanlar değerlendirir.

22

Değerler alanında ya

yokluk, ya da görecelilik tezi geçerlidir. Yokluk tezine göre, değerler

hiçbir şekilde reel dünyada mevcut değildir. Dolayısıyla bilimin konu-

su olamazlar.

23

Görecelilik tezine göre ise, değerler insan subjektivitesi

alanında reel olarak mevcutturlar; ama değişken oldukları için biline-

bilir şeyler değildirler.

24

Gözler’e göre, adil olanı, adil olmayandan ayı-

racak objektif ve evrensel bir ölçüt yoktur ve böyle bir ölçüt, tabiatın

gözlemlenmesi yoluyla elde edilemez. Sonuç olarak herkes, kendi bi-

lincinin gereklerine göre, tabii hukuku algılamakta serbest kalır.

25

MÜLK NEDİR?

“Adalet mülkün temelidir” cümlesinde mülk terimi devlet anla-

mında kullanılmaktadır. Peki devlet nedir? Devlet kavramı konusun-

da farklı yazarlar tarafından farklı tanımlamalar yapılmakla ve dev-

letin unsurları bazen genişletilmekle birlikte devletin temel unsurları

konusunda fikir birliği mevcuttur denilebilir. Devlet sözcüğü, dilimize

Arapçadan girmiştir. “Devl” kökünden gelir ve el değiştirme, elden

muameleye tabi tutulmaları, sabit ve değişmez unsuru teşkil eder. Değişken un-

sur ise, eşit ve eşit olmayanların belirlenmesinde kullanılan ölçüdür.... Ahlaki ve

politik genel kavramlar konusundaki değişik ve çelişen ölçüler, bir kanunun adil

olup olmadığı konusunda farklı sonuçlara götürür. Bir kanunun adil sayılıp sa-

yılmayacağı konusundaki tartışmalar, farklı ahlaki anlayışlardan kaynaklanan ve

birbirleriyle çatışan iddialar haline dönüşür. Bunun yanında bazen, adaletin ge-

rekleri ile bir başka değerin, özellikle toplumun iyiliğinin çatışma içinde olması

mümkündür. Uygar ülkelerde bu çatışmanın çoğu zaman, toplumun mutluluğu

ve güvenliği lehine çözüldüğü görülmektedir. Bütün bunlar, eşitlik olarak anlaşı-

lan adaletin, içeriği bakımından hukuk biliminin dışında kaldığını göstermektedir.

Keyman, s. 32

21

Kemal Gözler,

Hukukun Genel Teorisine Giriş,

Ankara: US-A Yayıncılık, 1998, s. 15

22

Gözler, s. 15

23

Kemal Gözler,

Anayasa Hukukunun Genel Teorisi,

Cilt:1, Bursa: Ekin Yayınevi, 2011,

s. 139

24

Gözler, s. 139

25

Kemal Gözler,

Anayasa Normlarının Geçerliliği Sorunu,

Bursa: Ekin Yayınevi, 1999,

s. 141