Background Image
Previous Page  74 / 505 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 74 / 505 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2013 (107)

Selami DEMİRKOL

73

rin görüşlerinin ÇED sürecinde dikkate alınması, o bölgeye yabancı

uzmanların göremedikleri ya da önemsiz saydıkalrı bazı yanların da

sürece dahil edilmesini sağlayacaktır. Esasen bu durum, söz konusu

kesimlerden, daha sonraki aşamalarda gelebilecek itirazları ortadan

kaldırabileceğinden, yatırımcıların da yararınadır.”

11

görüşünü de ak-

tarmakta fayda görmekteyiz.

Ayrıca, ‘kamu yönetimi birimlerinin, katılımın gerçekten işlevini

algılayıp buna inanmış olmaları germektedir. Bu bağlamda katılımın

daha çok Yönetmelikte yer alan ve bu nedenle gerçekleştirilmesi gere-

ken bir şekil koşulu olarak görülmektedir.

12

eleştirisi de yapılmaktadır.

SONUÇ

Çevre olgusu, yeryüzünde ilk canlı ile birlikte var olmuştur. Aynı

zamanda içerisinde organizma veya organizmaların bulunduğu ko-

şulları da ifade etmektedir.

Yaklaşık 200 yıl öncesine kadar tüketici ve bozucu etkinliklerde

bulunmayan insanlar, hızlı sanayileşme ile birlikte çevrenin kirlenme-

si ve bozulması tehlikesini 50-60 yıl gibi yakın bir zaman sürecinde

fark edebilmiştir.

Bugün için 7 milyar civarında olan dünya nüfusu her yıl ortalama

100 milyon katılımla doğal kaynaklar üzerinde büyük bir baskı oluş-

turmaktadır.

Nüfusun kentsel ve kırsal alanlardaki dağılımının da çevre koşul-

larını direkt etkilediği gerçeği ışığında, hava, su ve toprak kirliliğinin

ilk kez kentlerde ve yoğunlukla endüstri merkezlerinde ortaya çıktığı-

nı belirtebiliriz.

Kirliliğin yayılmasında, çevrenin bozulmasına neden olmuş ve kirli-

likten etkilenen doğal ortam ise beraberinde insanların beslenme, enerji

ve hammadde gibi ekonomik kaynaklarını tehdit eder hal almıştır.

Denilebilir ki, çevre kaygısı taşımadan yürütülebilen sanayileşme

çalışmaları doğayı ve giderek çevre olgusunu yok etme boyutuna yö-

nelmiştir.

11

TURGUT., Age., ss.462-463

12

TURGUT., Age., s.474