Background Image
Previous Page  111 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 111 / 417 Next Page
Page Background

Kefalet Sözleşmesinin Uygulama Alanı

110

yapılacak borca katılma sözleşmesi ile mesleki faaliyetleri kapsamında

esnaf ve sanatkârlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkârlar tarafından

yapılacak borca katılma sözleşmeleri yahut kanunda sayılan bazı kredi

borçlarına katılma bakımından eşin rızası aranmaz (TBK m. 584/3)

76

.

C. Kredi Emri

1) Tanımı

Kredi emri, TBK m. 516 ila m. 519 arasında düzenlemiştir. Kredi

emrinin tanımı ve şeklini düzenleyen TBK m. 516’ya göre;

bir kimse

kendi adına ve hesabına kredi emri verenin sorumluluğu altında bir üçüncü

kişiye kredi açmak veya krediyi yenilemek için emir almış ve kabul etmişse,

kredi emri verilen vekaletini aşmadıkça emri veren, kredi borcundan kefil gibi

sorumlu olur. Ancak, kredi emri yazılı olmadıkça emri veren sorumlu olmaz.

Tanımdan da anlaşılacağı üzere, kendisine kredi emri verilen kişi, ken-

di adına ve hesabına, üçüncü bir kişiye kredi verme yükümlülüğüne

girer. Kredi emri veren ise krediyi alan üçüncü kişinin borcundan kefil

gibi sorumlu olur.

Kişisel güvence verilmesi amacıyla gerçek kişilerce verilen kredi

emri, TBK m. 603 uyarınca kefaletin şekline, kefil olma ehliyetine ve

eşin rızasına ilişkin hükümlerine tabidir. Kefaletin şekline, kefil olma

ehliyetine ve eşin rızasına ilişkin hükümler, kredi emrini veren ile alan

arasındaki vekâlet sözleşmesine değil, kredi emrine uygulanır

77

.

2) Kredi Emrinin Şekli

TBK m. 516’ya göre kredi emri verenin sorumlu olabilmesi için

emrin yazılı olması gerekir. Yani amirin, emri alanın üçüncü kişiye

kredi temin etmesinden kefil gibi sorumlu olması için emrin adi ya-

zılı şekilde verilmesi bir geçerlilik şartıdır. Fakat 6098 sayılı TBK m.

603,

gerçek

kişilerce, kişisel güvence verilmesine ilişkin olarak verilen

kredi

emirlerine de uygulanacağından, kredi emri için TBK m. 516’da ön-

76

Borca katılan borçtan asıl borçluyla birlikte müteselsilen sorumlu olduğundan,

adi kefaletin müteselsil kefalete dönüşmesiyle ilgili olarak yapılan açıklamalar

hariç olmak üzere, kefalet bakımından eşin yazılı rızasıyla ilgili olarak yapılan ve

burada bahsi geçmeyen açıklamaların tamamı, borca katılma için de geçerlidir.

77

Özen, s. 49; Yavuz, s. 865; Baş, s. 140-141.