Background Image
Previous Page  277 / 485 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 277 / 485 Next Page
Page Background

Eşin Rızası

276

743 sayılı Türk Kanunu Medenisi’nin yürürlükte bulunduğu süre

içinde, bu Kanun’un 169/2. maddesi gereğince, evli kadın kocasının

alacaklısıyla -kocası lehine- kefalet sözleşmesi yapabilmek için sulh

hukuk hakiminin onayına gereksinim duyuyordu. Türk Hukuku’nda

evli kişilerin kefalet sözleşmesi akdedebilmelerine ilişkin ilk dönemde,

sadece karının rızası için bir tasdik mekanizması öngörülmüştür. Koca

ise tek başına bağımsız iradesiyle kefil olabilir.

TMK’nun 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe girmesi ve eşler arasın-

da işlem serbestisini kabul etmesiyle (başka bir deyişle 169. madde-

nin TMK’da karşılığına yer verilmemesiyle) eşlerin tek başlarına ve

herhangi bir onaya gereksinim duymadan kefalet sözleşmesi yapabil-

dikleri en özgürlükçü dönem başlamıştır. Bu ikinci dönem, TBK’nun

yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihine kadar yaklaşık 10 buçuk yıl sür-

müştür.

77

01.07.2012 tarihinden günümüze kadar ise eşlerin kefil olama

iradelerine ancak diğer eşin de bu konuda rıza göstermesiyle hukuki

sonuç bağlanmaktadır.

743 sayılı Kanun’da benimsenen mahkemenin onayıyla, 6098 sa-

yılı Kanun’da benimsenen eşin rızası normları arasındaki temel fark,

kısıtlamaların düzenlenme nedenine ilişkindir. İlk düzenleme, evlilik

birliğindeki ekonomik olarak güçsüz ve etki altında kalmaya müsait

olan tarafı -yani karıyı- kişi olarak korumayı amaçlarken; ikinci dü-

zenleme, karı ya da kocayı kişisel olarak birbirlerinin kefalet sözleş-

melerinden korumaya değil, evlilik birliğini korumaya yöneliktir. Bu

fikri, TBK’nun 584. maddesinde, herhangi bir mal rejimi ayrımı yapıl-

maksızın eşin rızasının geçerlilik şartı olarak benimsenmiş olması da

desteklemektedir.

Özen’e göre

78

ise TBK’nun 584. maddesinde getirilen yenilik, ai-

lenin korunması düşüncesine hizmet etmektedir. Kırca’ya göre

79

,

77

Bu dönemde kefalet sözleşmesinin kurulmasının eşin rızasına bağlanması, sadece

TMK’nun 199/2. maddesi çerçevesinde hakim kararıyla kararlaştırılabilir. Çalış-

manın

“C. Mahkeme Kararıyla Eşin Rızasına Bağlanan İşlemler”

başlığında da belir-

tildiği üzere, hakim 199. maddede aranan şartların varlığı halinde eşlerin sadece

tasarruf işlemlerini değil; maddenin ikinci fıkrası gereğince taahhüt işlemlerini

(bu noktada kefalet sözleşmesini) de diğerinin rızasına bağlayabilir. Barlas, N.:

“Kefalet Hukukuna İlişkin Bazı Sorunlar ve Yargıtay Uygulaması”

, Ticaret Hukuku ve

Yargıtay Kararları Sempozyumu XXI, Ankara 2006, s. 55.

78

Özen, F.: Kefalet Sözleşmesi, İstanbul 2012, s. 174.

79

Kırca, İ.:

“Türk Borçlar Kanunu Tasarısı- Kefalette Eşin İzni”

, Prof. Dr. Tuğrul Ansay’a