Background Image
Previous Page  341 / 485 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 341 / 485 Next Page
Page Background

Öldürmeye Teşebbüs ile Kasten Yaralama Mukayesesi ve Uygulama Sorunları

340

Fail ile mağdur arasında önceye dayalı kan davası veya geçmişteki

bir anlaşmazlığın bulunması gibi, önceye dayalı ve adam öldürmeyi

gerektirecek bir husumet varsa, failin öldürme amacı ile hareket ettiği

düşünülebilir

6

. Ancak ortada bir kan davasının bulunması hali, her so-

mut olayda bizatihi öldürme kastının varlığını ortaya koymaya yeterli

olmayabilir. Taraflar arasında daha önce bir husumetin mevcut olma-

ması, failin mevcut adam öldürme kastını nasıl bertaraf etmeyecekse;

sadece husumetin varlığı hali, failde öldürme kastının oluştuğuna da-

yanak sayılamayacak, net bir kanaate varabilmek için somut olaydaki

diğer şartların varlığı aranacaktır

7

.

Örneğin, bıçağın öldürmeye elverişli bir araç olduğu kuşkusuz

olmakla birlikte, nereden elde edildiği hususunda üzerinde birtakım

şüpheler bulunan bıçağı, kendisini veya bir başkasını korumak mak-

sadı ile rastgele sallayan failin, öldürme kastı ile hareket ettiğini söyle-

mek mümkün olmayacaktır. Hatta eylem neticesinde mağdur, hayati

tehlike geçirmiş olsa bile, sadece bu olgudan yola çıkılarak failin öl-

dürme kastı ile hareket ettiğinin söylenemeyeceği açıktır; zira “hayati

tehlike” kriteri, ancak diğer şartlar ve olayın oluşu ile birlikte değer-

lendirildiğinde, failin öldürme kastının ortaya çıkarılmasında önem

kazanabilecektir

8

.

Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin 21.04.2008 tarihli ve 2007/2234 E.,

2008/3203 K. sayılı kararında da,

Yoldan geçerken birbirlerine omuz

atma meselesi yüzünden çıkan kavgada sanığın rastgele salladığı bıçak darbe-

lerinden birinin mağdur Hakan’ın sol bacak ön yüzde kasıktan 10 cm aşağı-

sına isabet ederek damar harabiyeti sonucu yaşamını tehlikeye sokacak şekilde

silahlı nitelikli yaralama kapsamında kaldığı, adam öldürmeye teşebbüs olarak nitelendir-

menin mümkün olmadığı olaydan ve Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarından anlaşılmış olup,

savunmada belirtilen durumlar inandırıcı bulunmayıp dosyada belirtilen deliller ve tanık

ifadeleri değerlendirildiğinde, sanıkların 5237 sayılı Kanunda belirtilen silahla yaralama

suçunu işledikleri sabit görülmüştür”

ifadelerine yer verilerek sanıklar hakkında ya-

ralama suçundan hüküm verilmiş olup anılan karar, Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin

10.10.2012 tarihli ve 2011/3526 E., 2012/7374 K. sayılı ilamı ile onanmıştır.

6

Osman Yaşar–Hasan Tahsin Gökcan–Mustafa Artuç, Yorumlu – Uygulamalı Türk

Ceza Kanunu, Cilt II (Madde 45-85), a.g.e., s.2574.

7

Erhan Günay, İnsan Öldürme ve Yaralama Suçlarında Faildeki Kast, Seçkin Ya-

yıncılık, Ankara, 2012, s.43.

8

Fatih Birtek, Kasten Öldürmeye Teşebbüs ve Kasten Yaralama Suçlarının Manevi

Unsur Bakımından Ayırt Edilmesi, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergi-

si, Cilt:58, Sayı:2, 2009, s.266,

(http://auhf.ankara.edu.tr/dergiler/auhfd-arsiv/

AUHF-2009-58-02/AUHF-2009-58-02-birtek.pdf).