

Türk Hukukunda Düzenleme Yetkisinin Tarihsel Gelişimi ve Niteliği
236
örnek olayda, Türkiye üzerinden karayolu transit taşımaları ile Tür-
kiye’ de transit eşyanın taşınması esaslarına ilişkin Bakanlar Kurulu
kararı ile tırlardan geçiş ücreti alınmasını
“Devletin egemenlik hakkı ve
idarenin genel düzenleme yetkisi’’
ne dayandırarak bu tezi destekleyici bir
içtihat ortaya koymuştur
55
.
IV. DÜZENLEME YETKİSİNE ANAYASA MAHKEMESİ’NİN
BAKIŞI
Türk hukukunda düzenleme yetkisine ilişkin Anayasa
Mahkemesi’nin kuruluşundan bugüne kadarki içtihatları incelendi-
ğinde, Yüksek Mahkeme’nin yürüme organı özelinde idarenin dü-
zenleme yetkisinin sınırlarını yasama yetkisinin devredilmezliği ilkesi
çerçevesinde çizdiği gözlemlenmektedir
56
. Yüksek Mahkeme birçok
kararında içtihat ettiği üzere, idarenin herhangi bir konuda asli dü-
zenleme yetkisi yoktur. Dolayısıyla idarenin düzenleme yetkisi, ancak
Anayasa ve kanunların çizdiği çerçeve içinde kullanılabilecek bağımlı
ve türev bir yetkidir
57
.
Yüksek Mahkeme’ye göre, idareye düzenleme yetkisi, ancak dü-
zenlenecek alanın esaslı hükümleri, temel esasları ve uyulacak genel
dahi, kanuna dayanmadan olağan dönem kanun hükmünde kararnamesi, tüzük
ve yönetmelik çıkaramaz. Bu üç işlem Anayasamıza göre daima kanuna dayan-
mak, secundum legem nitelikte olmak zorundadır. O halde, idare, Türkiye’de,
eşyanın tabiatından kaynaklanan düzenleme yetkisini, kanun hükmünde karar-
name, tüzük ve yönetmelik dışındaki düzenleyici işlemlerle,(…) adsız düzenleyici
işlemlerle yapmalıdır.’’
55
Fatih Aydın, Türk Pozitif Hukukunda İdarenin Düzenleme Yetkisi, T.C Başbakan-
lık Uzmanlık Tezi, Ankara, 2000, s.41.
56
Taner Ayanoğlu, “Düzenleyici ve Denetleyici Kurumların Düzenleme Yetkisi ve
TAPDK Örneği’’, İÜHFM, C.65, S.1, 2007, s.39-83, s.69.
57
AYM, T.06.07.1993, E.1993/5, K.1993/25,
R.G.
25.02.1995, S.22213: “Anayasa’nın 2.
maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin Başlangıç’ta belirtilen temel ilkelere daya-
nan bir Devlet olduğu vurgulanmış, 176. maddesi ile Anayasa metni içinde oldu-
ğu açıklanan ‘Başlangıç’ bölümünde ise, güçler ayrılığı ilkesine yer verilmiştir. Bu
ilke gereği yasama, yürütme ve yargı yetkileri kullanacak organlar Anayasa’nın
7., 8. ve 9. maddesinde gösterilmiştir. Bu bağlamda, Anayasa’nın 7. Maddesinde,
yasama yetkisinin T.B.M.M’nce kullanılacağı ve devredilemeyeceği kurala bağ-
lanmıştır. Bu kural karşısında Anayasa’da yasayla düzenlenmesi öngörülen ko-
nularda yürütme organına genel ve sınırları belirsiz bir düzenleme yetkisinin ve-
rilmesi olanaklı değildir.
Yürütmenin düzenleme yetkisi, sınırlı, tamamlayıcı ve
bağımlı bir yetkidir.
Bu nedenle, Anayasa’da öngörülen ayrık durumlar dışında,
yasalarla düzenlenmemiş bir alanda, yasa ile yürütmeye genel nitelikte bir kural
koyma yetkisi verilemez.’’
(Vurgu tarafımıza aittir.)