Background Image
Previous Page  132 / 533 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 132 / 533 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (111)

Mustafa T. YÜCEL

131

Mantıksal hukuk bilimi, hukuk materyalini hazmetmemize yar-

dımcı olabilirse de, hazım öncesi yiyeceğin alınması gerektiği bilinme-

lidir. Sistemde aktör olacak kişilerin doğru ve yanlışa ilişkin duygula-

rı, mantıki ve bilimsel olarak islah edilmelidir. Bu doğrultuda eğitilmiş

insanın sezgi parıltısında görebileceği şeyi, cahil insanın algılaması ya

mümkün olmayacak veya çok uzun bir uğraşı gerektirecektir. Hâkimin

mantıksal bir robot oluşu fikrine sıcak bakmayanlar, kaçınılmaz bir

biçimde tarafgirlik veya önyargının abartılması gibi karşıt bir hataya

düşeceklerdir. Pedagojik amaçla yinelersek, tüm bireylerin dava ön-

cesi önyargılı olduğu düşüncesinden hareket eden hâkimin tarafsızlık

konusunda bilinçli çaba gösterebilme olasılığı, bir diğerinin kürsüye

çıkmakla kendini hemen hatasız mantıki bir hakikat organı yapması

inancından fazla olacaktır.

Özetle, bağımsız ve tarafsız bir yargının varlığı için dıştan gelebi-

lecek uygun olmayan etkilerin yokluğu yanında hâkimlerin zihniyet

kalıpları da önemsenmelidir. Kendilerini hükümetin(devletin)değil,

hukuk ve adaletin sadık hizmetkarları olarak gören hâkim ve savcı-

lar, bağımsızlık ve taraf- sızlık standartlarını yukarı çekebilirler. Kuş-

kusuz, objektif ve gerçekten bağımsız hâkimler için temel çalışmaya

hukuk fakültesi sıralarında başlanmalı; mezunlar hukuksal metinleri

ve yüksek mahkeme içtihatlarını eleştirmeden ezberleyenler olmak

(

içtihat fetişistleri

) yerine eleştirel bir hukuk bilince sahip kişiler olmak

için çaba göstermelidirler. Ancak bu şekilde, sektörde

mesleki eleştiri

kültürü

gelişme gösterebilir. Bu anlayış, sorgulamayan sadık bürokrat

yerine, özgür beyinli hukukçudan yarar- lanmak bakımından mesle-

ğe alınma ve terfi gibi ilgili standartların formüle edilmesinde de göz

önüne alınmalıdır.

1111

Her birey için bağımsız, güvenceli ve tarafsız bir

yargı önünde hak aramak ve yargılanmak bir hak olduğu gibi bu orta-

mı sağlamak ta devlet için bir “ödev”dir.

Çıkarım olarak, genelde, objektiflik/tarafsızlıktan yoksun bir yar-

gılama süreci algısal olarak güvenilmez olduğu gibi ekseriya huku-

kun

de jure

ve

de facto

eşleşmesinden sapmayı da beslemektedir. Bu

sapma çok aşırı olduğunda hukuk sisteminin varlığı için ölümcül bir

11

“Yüksek mahkemelerin hâkim ve savcılara dosyaları üzerinden not verme usulü

kaldırılarak hâkimlerin ve mahkemelerin daha özgün ve yenilikçi karar vermesi

sağlanmıştır.” Bkz. Adalet Bakanlığı, Yargıda Reform (Kasım 2012) s.10. Araştırma

bazlı olmayan bu tür kategorik önermelerden kaçınılmalıdır(Yazarın notudur).