Background Image
Previous Page  156 / 533 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 156 / 533 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (111)

Caner GÜRÜHAN

155

desinin birinci fıkrasındaki “

merci, inceleme ve araştırma yapabileceği gibi

gerekli gördüğünde bunların yapılmasını da emredebilir

” şeklindeki dü-

zenleme nedeniyle merci tarafından yalnızca itiraz konusu ile sınırlı

bir inceleme yapılabileceğini kabul etmek mümkün değildir.

62

Ancak,

CMK’da bu yönde açık bir engel bulunmasa da, bu incelemenin sınır-

sız bir şekilde yapılacağının kabul edilmesi itiraz kanun yoluna istinaf

benzeri bir nitelik kazandırılması anlamına gelecektir. Diğer yandan,

ceza hukukundan farklı olarak ceza muhakemesi hukukunda kıyas

yasağı bulunmaması nedeniyle bu açıklığın kıyas yoluyla giderilerek,

esasen ceza muhakemesi sistemimizde istinaf gibi dizayn edilen hük-

mün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı gidilen itiraz

kanun yolunda bu tarz bir inceleme yapılabileceği de her zaman düşü-

nülebilir. Tüm bu nedenlerle, CMK’da, itiraz merciince yapılabilecek

incelemenin kapsamı ile ilgili daha açık bir düzenlemeye gidilmesi ye-

rinde olacaktır.

Karar nedeniyle ortaya çıkan sorunlardan birisi de; CMK’nın

271’inci maddesinin 2’nci fıkrasındaki düzenlemeden, merci tarafın-

dan yalnızca itiraz konusu hakkında karar verilebileceği, buna karşın

itiraz konusu dışında dosyanın esası hakkında bir karar verilemeyece-

ği şeklinde bir anlam çıkarılması gerektiğinin ifade edilmesidir.

63

CMK’nın 271’inci maddesinin 2’nci fıkrasında merci tarafından sa-

dece itiraz konusu hakkında karar verilebileceğine ilişkin bir ifadenin

yer almaması karşısında, muhtemelen yerel mahkemelerin mevcut iş

yükünün artmasına engel olmak düşüncesiyle bu tarz bir yoruma ula-

şılmasını doğru bulmuyoruz. Yargılamanın seri şekilde sürdürülme-

62

Hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanığın beraat

etmesi gerektiğini ileri sürerek karara itiraz etmesi halinde merci tarafından olaya

ilişkin tüm delillerin değerlendirilmesi gerektiği örneğinde olduğu gibi bu düşün-

ce tarzının pratik bir önemi de yoktur.

63

Bu bölüm kararda şu şekilde yer almıştır: “... Dolayısıyla, kanunda yer alan ‘İtiraz

yerinde görülürse merci, aynı zamanda itiraz konusu hakkında da karar verir’

hükmü, itirazı kabul eden merciin sadece ‘itiraz konusu’ hakkında karar vermesi

şeklinde anlaşılmalıdır. Buna karşın bu hüküm itiraz konusu dışında dosyanın

esası hakkında da yargılamayı sonuçlandıracak (örneğin görevsizlik kararını kal-

dıran merciin dosyanın esası hakkında karar vermesi ya da hükmün açıklanma-

sının geri bırakılmasına ilişkin kararı kaldıran merciin hükmü açıklaması gibi)

bir karar vermesi gerektiği şeklinde yorumlanmamalıdır. Nitekim Ceza Genel

Kurulunun 26.10.2010 gün ve 182-209 sayılı kararında; hükmün açıklanmasının

geri bırakılması kararına yapılan itirazı inceleyen merciin, itirazı yerinde görmesi

halinde dosyayı hükmün açıklanması için yargılamayı yapan asıl mahkemesine

göndermesi gerektiği kabul edilmiştir. ...”