Background Image
Previous Page  180 / 533 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 180 / 533 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (111)

Ersin ŞARE

179

Çünkü bu hallerde de gerekli koşulların sağlanması durumunda ceza

mahkumiyeti tüm sonuçlarıyla beraber ortadan kalkacak ve hükmün

açıklanmasının geri bırakılması kararı aleyhe sonuç doğurabilecektir.

Ancak Yargıtay 4. Ceza Dairesi kararlarında, TCK’nın 184. maddesin-

de tanımlanan ‘İmar kirliliğine neden olma’ suçu bakımından hük-

mün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesi için CMK’nın

231/6-c maddesinde öngörülen zararın giderilmesi koşulunun bu suç-

ta gözetilmemesi gerektiğine ve dolayısıyla hükmün açıklanmasının

geri bırakılması kararı verilebileceğine karar vermiştir.

39

Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi

için mevcut olması gereken diğer bir şart; sanığın daha önce kasıtlı

bir suçtan mahkum olmamış bulunması gerekir. Buradaki kast doğ-

rudan kast olabileceği olası kast derecesinde de olabilir. Başka kasıtlı

bir suçtan dolayı takibat yapılıyor olması hükmün açıklanmasının geri

bırakılmasını engellemez. İkinci suçun işlenmesinden önce ilk suçtan

verilen mahkumiyet kararının kesinleşmiş olması gerekir. Daha önce,

taksirli bir suçtan mahkum olma, yeni suçtan dolayı hükmün açıklan-

masının geri bırakılmasını engellemez. Bilinçli taksir de taksir kavra-

mına dahildir. Çünkü, bilinçli taksir de taksirin bir çeşidi olarak TCK

m. 22’de taksir başlığı altında düzenlenmiştir.

40

Sanığın, daha önceki mahkumiyetinin ne kadar süre önce gerçek-

leşmesi gerektiği hususunda kanunda bir açıklama yer almamaktadır.

Bu yüzden farklı görüşler ortaya çıkmıştır. Bazı yazarlar kasıtlı suçun

CD’nin 02.07.2007 tarihli ve 2007/5010-2007/8222 sayılı kararı, Örneğin Daire

02.07.2007 tarihli kararında, ‘16c maddesindeki sözü edilen düzenleme uyarınca,

çek bedeli, tazminatı ve gecikme zammının ödenmesi ya da icra kanalıyla ödeme

suretiyle gerçekleşen tazmin işlemi ya da şikayetçiyle anlaşarak çek aslının geri

alınması durumlarında ceza davasının düşürülmesine karar verileceği ve böyle-

likle, sanığın devletle olan tüm ceza ilişkisi sona ereceği; buna karşın hükmün

açıklanmasının geri bırakılması kurumunda, tazmin ile ceza davasının düşmesi

sonucu doğmayacağı gibi, sadece ön koşullardan birisi yerine getirilmiş olaca-

ğı; ayrıca sanık hakkında 5 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanması

gibi ek bir yükümlülüğe de hükmedilecek ve denetim süresi içinde sanığın kasten

yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere

aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklayacağı; bu durumda, hükmün

açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin sanığın aleyhine olacağı; bu

nedenle karşılıksız çek suçlarında hükmün açıklanmasının geri bırakılması hü-

kümlerinin uygulanmayacağı’ yönünde karar vermiştir. aktaran

Artuç

s. 113

39

4. CD. 15. 9.2009, 19794-15117 aktaran Ali PARLAR, Hükmün Açıklanmasının

Geri Bırakılması ve Erteleme, Bilge Yayınevi, Mayıs/2010 s. 17

40

Centel/Zafer s. 704