

Başka Bir Aile Mümkün (feminist politika deneyimi)
504
telaşındadır. Yasanın içinde geçen ‘kadının insan hakları’ vurgusu da,
hem kadın hem insan olmanın biraradalığına olanak sağlamaktadır.
CEDAW ‘ ı bu konuda ayrıntılarıyla işleyen Direk, ayni yazıda; ya-
saya farklılık kavramının girmesinin, kadınlara karşı ayrımcılığın meş-
rulaştırılacağı endişesini taşıyan Beauvoir’in eleştirilerine karşı, yasa-
nın adının negatif bir dille yazıldığını, böylece yasanın arka planında,
Beauvoirci bir felsefe olduğu tespitini yapar. Beauvoir’a göre ‘kadının
varoluş imkanı elinden alınmıştır ve kadınların kendilerini insan ola-
rak olumladıklarında ve onları varlığa rapdeden şahane mutlak başka-
lık özelliğinden paçalarını kurtardıklarında’ ‘ebedi kadın miti’ ortadan
kalkacaktır
35
.
Betty Friedan,
36
kadının insan olduğu fikrine nasıl yabancılaştığı-
nı, kadınların ancak başkası için konuştuğunda insan kavramının bir
anlamı olduğunu şu sözlerle anlatmaktadır:
‘’Onların, (yani) kadınların insan olduğunu kanıtlamaları gere-
kiyordu. Kadın hakları için savaşmaya başlamadan önce, kadınların
erkeklerle insan olarak eşit hale getirilmeleri gerekliydi. Ne zaman,
nerede insan özgürlükleri uğruna bir başkaldırma olduysa, bunda
kadınların payına da bir şeyler düşmüştür. Feminizm müstehcen bir
şaka değildi. Kadınlar insanca yeteneklerini geliştirme özgürlüğünden
yoksun bırakılmış oldukları için feminist devrimin yapılması gereki-
yordu. 1930, 1940’dan önce kadınlar için savaşmış (benim vurgumla,
kendi kadınlıklarını farketmeden) feministler sonra insan haklarıyla
uğraşmış özellikle siyahların, ezilen emekçilerin ve Franko ispanyası-
nın ve Hitler Almanya’sının halklarının özgürlük sorunlarıyla ilgilen-
diklerini’’
37
, daha sonra sıranın kendilerine geldiğini belirtmektedir.
Delphy
38
, ayni şekilde, kadınların toplumun ezilen kesimlerin
haklı istemlerini dile getirirken, kendi somut hak istemlerinin farkına
varmalarını şöyle dile getirir:
35
Konunun kültür ve felsefe açısından irdelenmesi için bk. Z. Direk, Simo-
ne de
Beauvoir:Abjeksionve Eros etiği, Cogito, Feminizm, Sayı 58, Bahar
2009, s 11-38
36
Kadınlığın Gizemi, 1983, İst, s 75
37
Friedan, s 88.
38
Chistine Delphy, Kadınları Peçe Altına Almanın Başka Bir Biçimi, Çev
:
Ayşe Düzkan, Pazartesi, Nisan, 2005),