Background Image
Previous Page  510 / 533 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 510 / 533 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (111)

Tennur KOYUNCUOĞLU

509

yet ayırımına dayanan baskıyı ortadan kaldırmayı amaçlar. Kadınların

siyasete dönük çıkarları eylemsel ve hukuksal işbirliği gerektirir.

Türk ailesi genelde hiç bozulmamış tipik heteroseksüel özelliğini

sürdürmektedir. Ülkemizde aile kurumuna karşı feministlerin ilk dö-

nemdeki eleştirileri güncelliğini kaybetmemiştir. İleri kapitalizm sü-

recinde de feminist eleştirilerin odağında ‘aile’ nedeniyle ’‘toplumsal

Cinsiyet, psikanalizm, ‘iktidar, karşılıksız emek, ‘şiddet’ ‘küreselliğin

benlik yıkıcılığı’ vardır.

Aile ideolojisinde; cinsiyet, kadın, toplum, iktidar, üretim ve tüke-

timle ekonomi ideolojileri birleşmiştir. Bir başka deyişle genel sosyoloji

kuramı aile sosyolojisine muhtaçtır. Aile zaman içinde değişimler geçir-

miş olsa da, toplumun vazgeçilmez birimi olarak varlığını sürdürmüş-

tür. Varoluş nedeni cinsellikle çocuk yapmanın doğrudan ilişkisidir.

Sosyalist Feminist Mitchel aile ve kadın arasındaki bağlantıyı çok

güzel açıklar

51

: ‘kadının kendisi gibi aile de, doğal bir nesne gibi görü-

lür, gerçekte kültürel bir yaratıdır. Nasıl kadının kişiliği veya rolüne

dair hiçbir kaçınılmazlıktan söz edilemezse, ayni şekilde ailenin şekli

ve rolü de hiçbir kaçınılmazlık taşımaz. Bu verili toplumsal tipleri, Do-

ğanın kendisi gibi sunmak ideolojinin işlevidir. İkisi de –paradoksal

bir şekilde- idealler olarak yüceltilebilir’. Bu açıklamanın hemen arka-

sından bir ‘şiddet’ kaynağıdır, demek ters düşse de çoğu kez doğru-

dur

52

. Ataerkil şiddet sonrasında toplumsal şiddetle sürmüştür.

Aile başlangıçtan beri bir üretim ve tüketim birimidir. Aile, bir

bireyin evlilik yoluyla kendisi ile akraba olmuş veya kendisine bağ-

lanmış olanları sömürmeleri üzerine temellendiğinden, bu sömürü,

üretim biriminin aile olduğu her yerde sürer

53

.Delphy’in verdiği bir

örnek bu gün de geçerlidir. ‘Bir çiftliğin kadınsız yürüyemeyeceği’ ko-

nusunda genel kanıyı, ‘köylü, hizmetçiye verecek parası yoksa kadın

alır’ tümcesiyle açıklar

54

.

51

Juliet Mitchel, Kadınlar: En Uzun Devrim, Agora Kitaplığı, İstanbul, 2006, s 38-39

52

Sıcak Yuva Masalı adlı eser yaşanan şiddetin boyutlarını ele almaktadır. bk. Aile

İçi Şiddet ve Cinsel Taciz, Pınar İlkkaracan, Leyla Gülçür, Canan Arın, Metis Y.

İst. 1995. Ayrıca feminizmi şiddet gören kadını güçlendirme amacına indirgenme

sorunu için, bk. Alev Özkazanç, Cinsellik, Şiddet ve Hukuk, Dipnot Yayınları,

Ankara, 2013.

53

Christine Delphy, baş Düşman, Çeviren: Handan Öz-Lale Aykent Tunçman, Saf

yayıncılık, 1999, s32-33

54

Ev İşçileri Kurultayı’nda, işverenlerin ev işçilerine nasıl baktığı, ‘evde kadın var’