Background Image
Previous Page  98 / 533 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 98 / 533 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (111)

Aykut ERSAN

97

maddesindeki ilkeler çerçevesinde bir sınırlanma söz konusu olabile-

cektir. 13. maddeye göre, ifade özgürlüğü, yukarıda sayılan amaçları

taşıyan sınırlama nedenleri ile bağlı olarak, özlerine dokunulmaksızın

ve ancak kanunla sınırlanabilecektir. Bu sınırlamalar da, Anayasanın

sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriye-

tin gereklerine ve de ölçülülük ilkesine aykırı olamayacaktır.

TCK md. 216’daki suç tipleri ile kamu barışı ve de dolaylı olarak

kişilerin şereflerinin korunması bağlamında ifade özgürlüğünün sınır-

lanması söz konusu olmaktadır. Zira kişilerin düşünce ve kanaatleri-

ni açıklaması, ifade özgürlüğü ile garanti alınırken, diğer yandan bu

düşünce ve kanaatler, dışa vurulmayla artık üçüncü kişilerin hakları

ve özgürlükleri bakımından da etki doğurabildikleri için, bu nedenle

de sınırlama ve müdahalelere maruz kalabilecektir

62

. Bununla birlikte

kanun koyucu, basının haber verme hakkı ve de eleştiri hakkı şeklin-

deki ifade özgürlüğünün uzantılarına özellikle vurgu yaparak, bun-

ların mutlak suretle göz önünde bulundurulmasını istemiştir. Ancak

belirtilen bu hukuka uygunluk nedenlerinin sınırını aşacak nitelikteki

fiiller ise, TCK md. 216 anlamında sorumluluğu gündeme getirecektir.

Ancak dikkat edilmelidir ki, gerek basının haber verme hakkının, ge-

rekse eleştiri hakkının sınırlarının kasten aşılması md. 216’daki suçu

oluşturacaktır. Bu hukuka uygunluk nedenlerine ilişkin sınırın taksirle

aşılması şeklindeki aksi hâlde ise, md. 216’daki suç tiplerinin taksirle

işlenebileceği düzenlenmediğinden, failin sorumluluğunu gündeme

getirmeyecektir

63

.

Belirtilmelidir ki, kişilerin TCK md. 26/2 kapsamında verdiği rıza-

ları, korunan hukuksal değerin daha ziyade kamusal karakterli olma-

sı nedeniyle, hukuka uygunluğu sağlamayacaktır

64

. Zira ilginin rızası

şeklindeki hukuka uygunluk nedeni için kişilerin üzerinde mutlak su-

rette tasarruf edebileceği bir hakkın söz konusu olması gerekmektedir.

62

Dönmezer, “Düşünce ve Kanaat Hürriyetinin Sınırı; Hürriyetlerin Özüne Doku-

nan Sınırlamalar (Mahkeme Kararları Kroniği – Anayasa Hukuku)”, s. 772; Öz-

genç, “Suç Teşekkülü, Düşünceyi Açıklama ve Örgütlenme Hürriyeti”, s. 60.

63

Ayrıntılı olarak bkz.: Aykut Ersan, Ceza Hukukunda Meşru Savunma ve Meşru

Savunmada Sınırın Aşılması, İstanbul, On İki Levha Yayıncılık, 2013, s. 116 vd..

64

Krauß, § 130 - Kn. 136.