Background Image
Previous Page  339 / 413 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 339 / 413 Next Page
Page Background

Yeşilçam’dan Popüler Hukuk Kültürüne Mesajlar

338

ran, kamu adına adalet arayan kişidir savcı. Yeşilçammelodramlarında

ise savcı, adaletin halden anlamayan aktörüdür. Duruşmanın acımasız

karakteridir. Reel hukuk uygulamasında savcının sanıkla bir sorunu

yoktur, o yalnızca görevi gereği oradadır ve görevini yapmaktadır.

Görevini yaparken de işine duygularını karıştırması, sesini yükseltip

alçaltması, sanığa hakaret etmesi beklenmez. Savcının iddiayı oku-

makla yetinmesi gerekirken, izlenen filmlerde ayağa kalktığı, sanıkla

göz teması kurduğu, iddianameyi kişiselleştirdiği, iddiasını anlatırken

sanığı “Ana Hakkı Ödenmez” filminde “şeytan, kirli” gibi hakaret dolu

sözlerle itham ettiği, cübbesinin bol kolunu sallayarak, kendisine göre

zayıf konumdaki sanığı parmağıyla da işaret ettiği, savcı ile sanık ara-

sında duygusal bağ varsa savcının hakaret dolu ithamlarının dozunun

daha da arttığı görülür. Kelepçeli Melek filminde savcı Nazım’ın, eski

nişanlısı sanık Nevin’i “melek maskesine bürünmüş şeytan” ilan ede-

rek uzun bir konuşma yapması, bu örneklerin temsilcisi niteliğindedir.

Yeşilçam melodramlarında sanıklar hep suçsuz olunca savcılar da

hep suçsuzları bilmeden toplum yararını gözeterek itham ederler. Top-

lumu mikrop olarak addettikleri kötülerden temizlemek dışında bir

amaçları yoktur:

Savcı:

Karşınızda boynu bükük duran bu adam cemiyet için bir mik-

roptur. Masum duruşuyla hislerinizi gıcıklamak, merhametinizi celp etmek

istiyor... (Avare-1964)

Hep erkektirler. Kadınlara bu görev yakıştırılmaz. Görevini her

şeyden üstün tutar. Kimseye acımaz. Yüreği sızlasa da vicdanı hep ya-

salardan yanadır:

Savcı Nazım: …

Ama vazifesini yersiz merhametten daha üstün tutan,

bütün duygulardan daha kutsal addeden bir savcı olarak da yüreğim sızlasa

bile vicdanım sayın yargıçlar, karşınızda melek maskesine bürünmüş bir şey-

tan bulunuyor dememi emrediyor. (Kelepçeli Melek-1967)

En ağır cezaları ister. Mahkemenin merhamet göstermesinden

memnun olmaz:

Duruşma Savcısı: …

Kendisinin yüksek merhamet ve müsamahanıza

hiçbir suretle layık olmadığı meydandadır. Bu bakımdan hakkında Türk Ceza

Kanunu’nun 451.maddesinin 2.fıkrasının tatbiki ile idamına karar verilmesini

talep ederim. (Ana Hakkı Ödenmez-1967)