Background Image
Previous Page  258 / 341 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 258 / 341 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (113)

Gökhan Yaşar DURAN

257

Ancak doktrinde

Değirmenci

tarafından yapılan bir açıklamada,

failin kastına, müessir fiilde bulunduğu kişinin astı olduğu bilgisinin

de dahil olduğu bunun bilinmemesi halinde genel hükümlere göre

işlem yapılması gerektiği açıklanmıştır.

101

Nitekim Askerî Yargıtay’da

kararlarında ‘

mağdur ve sanığın birbirlerini tanımamaları sebebiyle failin

mağdurun rütbesini bilmeden gerçekleştirdiği eylemin adiyen

müessir fiil’

suçunu oluşturacağı açıklanmıştır.

102

Burada bahsedilmesi gereken bir diğer durumda mağdurun nor-

mal şartlarda sanığın astı olduğu ancak icra ettiği görevi nedeniyle üst

sayılacağı özel bir duruma ilişkin uygulamadır. Bu husus ‘

Askerî kara-

kol ve nöbetçi ve devriyeye taarruz edenlerin cezaları’ başlıklı

AsCK 106’ncı

maddesinde ‘

Askerî karakola, nöbetçiye ve devriyeye hakaret eden veya bun-

ları dinlemeyen veya bunlara mukavemette bulunan yahut fiilen taarruz eden

bu suçları amire karşı yapmış sayılır ve öylece cezalandırılır’

şeklinde açık-

lanmıştır.

Burada rütbece üst olan birinin, normal şartlarda kendisinden rüt-

bece eşit ya da küçük olan ancak AsCK’nın 106’ncı maddesi anlamında

nöbet görevini yerine getiren birine karşı işlendiği kasten yaralama

eylemi amire karşı işlenmiş sayılacak ve AsCK 91’nci maddesi kapsa-

mında değerlendirilecektir. Aksi bir kabul Askerî Yargıtay kararlarına

göre de hukuka uygun değildir.

103

Nitekim Askerî Yargıtay kararları

benzer doğrultudadır.

104

101

Değirmenci, s.341

102

As.Yrg.2.D., 18.5.1999, 390/387 (Nakleden: Değirmenci, s.341 dpn.308)

103

‘Özel bir talimatı bulunan mağdur erin tutmakta olduğu nöbet görevinin

AsCK’nun 15/1, 211 sayılı Kanunun 76 ve 77 nci maddeleri ile İç Hizmet

Yönetmeliği’nin 395’nci maddesine uygunluk arz etmesi ve nöbetçi erin nöbet ta-

limatıyla tesbit edilmiş olan görev hudutları dışına çıkan bir hareketinin de söz

konusu olmaması karşısında; nöbet tuttuğu sırada kendisini döven binbaşıya

karşı AsCK’nun 106’ncı maddesinde yazılı kanuni himayeden yararlanılması ve

suçu âmire karşı işlemiş olduğunun kabulü ile sanık binbaşının AsCK’nun 91’nci

maddesi gereğince cezalandırılması gerekirken, aynı kanunun 117/1 nci maddesi

gereğince ceza tayini kanuna aykırıdır.’ As.Yar.2D., 27/4/1988, 1988/376-355 EK.

(Askerî Yargıtay Kararlar Dergisi, S.7, Y.1990, s.125)

104

“Sanığın yumruk vurduğu şahsın onbaşı rütbesinde olduğunu görüp bilmeden

eylemde bulunduğu sabit olduğuna göre, hakkında TCK’nun 456 ncı maddesi ge-

reğince hüküm tesisi icap ederken, üste fiilen taarruz suçundan dolayı AsCK. nun

91 nci maddesi gereğince’ ceza tayini kanuna aykırıdır. As.Yar.1.D, 06.05.1987,

1987/271-261 EK.

(Nakleden:Polatcan,

s.368)