

Uluslararası Hukukta Küresel Anayasacılık Tartışması
26
geliştiren ek bir anayasadır. Ayrıca ulusal anayasaların alanının kü-
reselleşme ile ortaya çıkan ortak alanlara kadar genişleyemediği
23
ve
bu boş kalan alanların ise küresel anayasa ile doldurulması gerektiği
ileri sürülmüştür. Gerçekten çevre sorunları, insan hakları, uluslara-
rası ticaret düzeni, açık denizler, uzay gibi alanlar ulusal anayasaların
kapsamını aşmaktadır.
Uluslararası hukukun gün geçtikçe uluslararası toplum ve men-
faatlerini dikkate alması hususunun uluslararası hukukta aktör bazlı
yaklaşımdan nesne bazlı yaklaşıma geçişin bir göstergesi olarak algı-
lanmaya başladığı görülmektedir. Bu geçiş bakımından uluslarara-
sı hukuki kişiler üzerinden yapılan bir inceleme yerine uluslararası
hukuk ilişkisi penceresinden olaylar değerlendirilmeye başlamıştır.
24
Bir anlamda küresel anayasacılık hareketi uluslararası hukukun tek
aktörü olarak devleti gören yaklaşımdan, uluslararası hukukun en son
“amacı” olarak bireyi gören yaklaşıma ulaşmayı hedefler ve uluslara-
rası hukukun normatif kaynağı olarak egemenlik ilkesinden insanlık
ilkesi düşüncesine doğru yaşanan bir kırılmayı temsil eder.
25
Ulusal hukuklarda yer alan anayasaların genellikle tek bir metin-
de yer alan kurallar bütünü olduğu görülür. Uluslararası toplumun
anayasası ise yazısız anayasalara benzemektedir. Uluslararası huku-
kun karmaşık ve dağınık yapısı anayasal normların da dağınık olma-
sına neden olmaktadır. Ayrıca uluslararası anayasa sözleşmelere de
dayanmasına rağmen daha çok örf ve adet kaynaklıdır. Tek bir me-
tinin anayasa olarak var olmaması bakımından uluslararası anayasa
İngiliz anayasasına benzer. İngiliz anayasası da farklı tarihlerde çı-
karılmış kanunların bir birleşimi olarak görülür. Bu metinlere örnek
olarak Magna Carta Libertatum(1215), Petition of Rights(1628), Habeas
Corpus Act(1679), Bill of Rights(1689) ve Act of Settlement(1701) verile-
bilir. Uluslararası anayasal normlar Birleşmiş Milletler Şartı’nda bulu-
nabileceği gibi, uluslararası hukukun temel kuralları olarak görülen
23
Lars Viellechner, “Constitutionalism as a Cipher: On the Convergence of Consti-
tutionalist and Pluralist Approaches to the Globalization of Law”,
Goettingen Jour-
nal of International Law
, Vol.4(2),2012, s. 605
24
Christian Walter,
a.g.m.,
ss. 204-208
25
Anne Peters, “Membership in the Global Constitutional Community”,
The Consti-
tutionalization of International Law
,ed. Jan Klabbers, Anne Peters, and Geir Ulfstein,
Oxford University Press, New York, 2009,s. 156