Background Image
Previous Page  228 / 421 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 228 / 421 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2015 (118)

Hasan DURSUN

227

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesinin 3. fıkrası-

nın (d) bendinde, dilekçelerin “İdari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi

gereken bir işlem olup olmadığı” yönünden de inceleneceği kurala bağlanmış;

15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde de, anılan yönden kanuna aykırılık

görülürse davanın reddine karar verileceği belirtilmiştir.

Anayasanın 8. maddesinde, “Yürütüme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı

ve bakanlar Kurulu tarafından, Anayasa ve kanunlara uygun olarak kullanılır

ve yerine getirilir.” denilmekte; 104. maddesinin (b) fıkrasında da, “Kararna-

meleri imzalamak” Cumhurbaşkanının yürütme alanındaki görev ve yetkileri

arasında sayılmaktadır. Anayasa’nın 104. Maddesinde sözü edilen “kararna-

meler”, Kanun Hükmünde kararnameler ile Bakanlar Kurulunun çeşitli ka-

rarnamelerinin yanında, üst düzey yöneticilerin atanması ile ilgili müşterek

kararnameleri de kapsamaktadır.

23.04.1981 günlü, 2451 sayılı bakanlıklar ve Bağlı Kuruluşlarda Atama

Usulüne İlişkin Kanun’un 4. maddesinde, bakanlıkların yurt dışı daimi görev-

lerine, atamaların müşterek kararla yapılacağı, diğer bakanlıklara ait müşterek

kararlarda ilgili bakanla birlikte Dışişleri Bakanının da imzasının bulunacağı

kurala bağlanmıştır.

Parlamenter hükümet sistemini öngören Anayasaya göre, Cumhurbaş-

kanının yürütmenin başı olarak karşı-imza kuralı gereği imzalayacağı karar-

nameler, 104. madde uyarınca yürütme alanına ilişkin görev ve yetkileri ile

sınırlıdır. (Anayasa Mahkemesinin 27.04.1993 günlü, E: 1992/37, K: 1993/18

sayılı kararı). Yürütüme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kuru-

lunca yerine getirileceğinden, önce ilgili bakan ve Başbakan tarafından imza-

lanan atamalara ilişkin müşterek kararnamelerin “atama” biçiminde olumlu

olarak tekemmül etmesi ve hukuksal geçerliği için her iki tarafın da katlımı

gerekmektedir.

Buna göre, ortak şekilde ilgili bakan veya bakanlarla Başbakanının im-

zasını içeren kararnameler Cumhurbaşkanlığı Makamının onayı ile kesinlik

ve icrailik vasfını kazandığından, zincir işlemlere örnek oluşturan bu tipteki

kararnamelerin herhangi bir aşamasının tek başına öznel niteliği gereği idari

davaya konu edilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Bu durumda, davacının … Büyükelçiliği Eğitim Müşavirliği’ne, Eğitim

Müşaviri olarak atanmasının yapılması müşterek karar ve Bakanlık karar-

namesi düzenlemek ve atamaya dair diğer işlemleri tamamlamak üzere tesis