

TBB Dergisi 2015 (119)
Oğuz POLAT / A. Taner GÜVEN
107
bilmektedir.
21
Halbuki Amerika’daki expert witness taraf bilirkişisidir.
Bunun haricinde İngiliz yargısında halen taraflar kendi bilirkişilerini
tayin edebilmektedirler. Ancak Amerikan ve Türk yargılarından fark-
lı olarak tek ortak bilirkişi (Single Joint Expert) ve Mahkeme danış-
manı olarak adlandırılabilecek (assessor) bilirkişilik uygulamaları da
mevcuttur. Her iki bilirkişilik uygulaması da çok fazla ön planda değil
iken mahkeme masraflarını azaltmayı, yargı sürecini kısaltmayı ve
basitleştirmeyi amaçlayan Lord Woolf reformlarından sonra (1996) sık
kullanılır hale gelmişlerdir.
22
Tek ortak bilirkişi yapılanması Lord Woolf Reformlarının bir
sonucu olarak 1999 yılında İngiliz Medeni Usul Kanunu (CPR) 35-7
maddesi ile uygulamaya konulmuştur. Bu uygulamanın düzenlenme
nedeni olarak taraf bilirkişilerinin nesnelliklerini yitirebilmeleri, çok
sayıdaki bilirkişilerin farklı görüşlerle mahkeme kararları konusunda
şüpheye yol açmaları, aynı maddi imkanlara sahip olmayan kişilerin,
benzer etki gücüne sahip bilirkişilere ulaşamaması ve adalet önünde
eşitliğin sağlanamaması sayılmıştır.
Lord Woolf’un kendisi de 1996 tarihli “Access to Justıce: The Fi-
nal Report” isimli çalışmasında aynı noktaya dikkat çekmiş ve ortak
bilirkişinin yargı masraflarını düşürerek yargı kararlarında tarafların
eşitliğini sağlayacağını savunmuştur. Lord Woolf raporundan aslında
yapılmak istenenin kıta Avrupa’sında ve Türkiye’de hali hazırda yü-
rürlükte olan resmi bilirkişilik yapılanmasının İngiliz yargısına adap-
te edilmek istendiği anlaşılmaktadı.
23
İngiliz avukatların resmi bilirkişiliğin sakıncalarından örnekler
getirerek şiddetli karşı çıkışları sonucu bir sentez olarak ortak bilirki-
şilik kavramı oluşmuş ve uygulamaya konulmuştur.
Ortak Bilirkişinin görevlendirilmesinde tarafların söz hakkı ol-
makla birlikte bu kişinin sadece mahkemeye karşı sorumlu olması ve
görevlendirilmesinde yargıcın takdir hakkının bulunması esasında
21
Goldberg R, “Medical Malpractice and Compensation in the U.K”
Chicago-Kent
Law Review
,Janurary 2012, 87; (1) s. 130-161.
22
Expert Evidence in Criminal Proceeding in England and Whales: The Law
Commission no:325 ; 21 March 2011.
23
Fenn P, Rickman N, Vencappa D, “The Impact of Woolf Reforms on Costs and
Delay” CRIS Discussion Paper Series-2009.1, March 2009.