

TBB Dergisi 2015 (119)
Serkan AĞAR
147
bir kural ihdas edilerek kanuna eklenmiş olur.
17
Vergi kanunlarında
olaya uygulanacak somut bir hüküm bulunmayan hallerde kıyas yo-
luyla hüküm belirleyerek kanun boşluklarının doldurulması kuralı
vergi hukukunda kullanılmaz.
18
Buna karşılık usul ve şekle ilişkin ku-
rallarda boşluk bulunduğu takdirde, kıyas yoluyla doldurulmasına bir
engel yoktur.
19
Vergi hukukunda kanunun sözünden ilk bakışta bir anlam çıkar-
tılamaz veya çıkartılan anlam ciddi bir kuşku ve duraksamaya yol
açarsa, kanunun amacı ve özü araştırılır. Bu araştırmada başvurulacak
yorum yöntemleri ise tarihi,
20
sistematik
21
ve amaçsal yorum yöntem-
ği ilkesidir. Vergilendirme yetkisinin kullanılması hukuki esaslara dayanmalı, ver-
gilendirme hukuk kuralları çerçevesinde yapılmalıdır.”, İdris Hakan Furtun, Vergi
Hukukunda Mahkemelerin Hukuk Yaratma-Kanun Boşluğu Doldurma Yetkileri,
Ankara, 2009, s. 147. Verginin kanuniliği ilkesi ile ilgilisi ayrıntılı değerlendirmeler
için bkz. Gülsen Güneş, Verginin Yasallığı İlkesi, 4. Tıpkı Baskı, İstanbul, Eylül,
2014.
17
Fr. Loecks, R. Van Dionant, G. Neyens, Elemens de la Science des Impôts, Tome 2,
2e Edition, Bruxelles, 1962, s. 296, nak. Saygılıoğlu, a.g.e., s. 74.
18
Gürboğa, Atabey, Vural, Ayfer, Sencar, Yıldırım, Berk, Berk, Vergi Rehberi, Anka-
ra, Ağustos, 2014, s. 83.
19
Ahmet Kumrulu, Uzlaşmaya ilişkin Bir İçtihatları Birleştirme Kararının Işığında
Vergi Hukukunda Teori, Uygulama ve Öğretim, Danıştay Dergisi, S. 72/73, s. 15.
20
Tarihi yorum yönteminde bir kanun hükmü yorumlanırken, kanun koyucunun
kanunun yapıldığı andaki iradesi ve amacı araştırılır. Bu araştırma, kanun tasarısı
ya da taslakları, gerekçe, meclis komisyonlarındaki ve genel kuruldaki görüşme-
lere ilişkin tutanaklar üzerinde yapılır. Demokratik parlamenter rejimlerde kanun
koyucunun sübjektif iradesi karmaşık bir görünümde olduğundan tarihi yorum
elverişli bir yöntem değildir. Bununla beraber, belli bir hükmün yorumunda o
hükmün zaman içinde geçirdiği değişikliklerin incelenmesi, bu değişikliklerin
amacından belli sonuçlara varılmasında tarihi yorum yönteminin kapsamına gi-
rer. Bu kapsamda 5520 sayılı KVK’nın 13. maddesinin gerekçesine bakıldığında,
OECD düzenlemelerinin bir tekrarından ibaret olduğu görülür: “Bu madde ile
‘transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı’ müessesesi, uluslararası
gelişmeler özellikle Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD)’nın düzen-
lemeleri dikkate alınarak düzenlenmiştir. Maddenin birinci fıkrasında, ‘kurumlar,
ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya
fiyat üzerinden mal veya hizmet alım veya satımı işlemlerinde bulunursa, kazanç
tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış
sayılır.’ denilmiş ve ilişkili kişi kavramı maddenin yine üçüncü fıkrasında, em-
sallere uygunluk ilkesi tanımı da maddenin beşinci fıkrasında yapılmıştır. Buna
göre ilişkili kişi, ‘kurumların kendi ortakları, ortakların ilgili bulunduğu gerçek
kişi veya kurum ile idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya
dolaylı olarak bağlı bulunduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi
veya kurumları ifade eder. Ortakların eşleri, ortakların veya eşlerinin üstsoy ve
altsoyu ile üçüncü derece dâhil yansoy hısımları ve kayın hısımları da ilişkili kişi
sayılır’ biçiminde tanımlanmıştır. Fıkrada geçen ‘gerçek kişi’ ifadesi, Gelir Vergisi