Background Image
Previous Page  168 / 617 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 168 / 617 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2015 (119)

Serkan AĞAR

167

Tarafların, kendi aralarında yaptıkları bir işlemi, kendi gerçek

amaç ve iradelerine uymayan sırf üçüncü şahısları aldatmak için yap-

tıkları başka bir işlemle gizlemeleri ise “

nispi muvazaa

”dır. Nispi muva-

zaada, mutlak muvazaanın aksine taraflar bir sözleşme yapmak ister,

ancak bu sözleşmeyi başka bir sözleşme altına gizleme gereği duyar.

Görünürdeki işlem arkasında bulunan bu işlem “

gizli işlem

” olarak ni-

telenir. Borçlar Kanunu, nispi muvazaayı düzenlemiştir.

87

Önalım (şûfa) hakkı sahibinin bu hakkını kullanmasını önlemek

için bağışlama sözleşmesi arkasında yapılan satım sözleşmesinde; sak-

lı paylı mirasçıdan mal kaçırmak için satım sözleşmesi altında yapılan

bağışlama sözleşmesinde nispi muvazaa vardır.

88

Önalım hakkı örne-

ğindeki bağışlama sözleşmesi görünürdeki sözleşme, satım sözleşmesi

ise tarafların ciddi olarak istedikleri ve bu sebeple de gerçek iradeleri-

ne uygun bulunan gizli sözleşmedir. Saklı payın ihlâli örneğinde ise,

satım sözleşmesi görünürdeki sözleşmeyi, bağışlama sözleşmesi ise

tarafların gerçekten istedikleri ve gerçek iradelerine uygun olan gizli

sözleşmeyi oluşturur.

Tarafların gizli işlemi, görünürdeki işlemin niteliği ve mahiyetini

değiştirmek için yapmakta ise sözleşmenin niteliğiyle ilgili muvazaa

karşısında bulunulur. Örneğin; saklı paylı mirasçılarından mal kaçır-

mak isteyen bir mirasbırakanın karşı tarafla yapmış olduğu bağışlama

sözleşmesini bir satım sözleşmesiyle gizlemesi veya yüksek miktarda

vergi ödemekten kurtulmak için karşılıksız kazandırma olan işlemin

satış şeklinde gösterilmesi durumunda sözleşmenin niteliğiyle ilgili

muvazaadan bahsedilir.

Tarafların görünürdeki işlemi ciddi olarak yapmak istemekle bir-

likte bunun bazı şartlarını gerçek iradelerinden farklı olarak tayin et-

meleri durumunda sözleşmenin konusunda veya şartlarında yapılan

muvazaa karşısında bulunulur. Bu tür nispi muvazaa sözleşmenin

konusunun bir kısmı tarafların gerçek iradelerine uygun olduğu için

“kısmî muvazaa” olarak da nitelenir.

89

Bu tür muvazaa, uygulamada

87

Kılıçoğlu, a.g.e., s. 117; Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, Refet Özdemir, Borçlar Kanunu

Şerhi, Genel-Özel, Ankara, 1987, s. 50.

88

Yar. İBK, 01/04/1974, 1974/1-2.

89

Eren, a.g.e., C. 1, s. 315; Ali Naim İnan, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Birinci

Kitap, Ankara, 1971, s. 251.