Background Image
Previous Page  236 / 617 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 236 / 617 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2015 (119)

Süha TANRIVER

235

Hâkimin, bilirkişi seçimi ve görevlendirilmesi sırasında kanunlar-

da belirtilen kurallara uymaması, kınama cezasıyla tecziye edileceği-

ni öngören ve 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu’nun 65. mad-

desine, Taslak ile ilâve edilen (ı) bendi, yeterince caydırıcı olmaktan

uzaktır. Bunun daha ağır bir yaptırıma bağlanması uygun olur. Ayrıca

hâkimin, denetlenmesi evresinde de, adalet müfettişlerinin, bu husu-

su özel olarak kontrol etmelerine ve düzenleyecekleri raporda işaret

etmelerine olanak veren spesifik bir hükmün, mevzuat bazında sevk

edilmesine de ihtiyaç vardır.

Tasarı’nın 3. maddesinde yer alan temel ilkeler arasında, bilirki-

şinin, görevini, kendisini görevlendiren adlî organın, sevk ve idaresi

altında yürüteceği hususunda (bkz. HMK m.278, I), genel bir normun

sevk edilmesinde de, sistematik bütünlüğün temini ve temel esprinin

vurgulanması açısından yarar vardır.

Yine, Tasarı’da, mahkemelerle, Cumhuriyet Savcıları dışında, bi-

lirkişi görevlendirebilecek olan adlî organlar arasında yer alan icra

daireleriyle ilgili herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiş olması,

önemli bir eksiklik olarak göze çarpmaktadır.

İstisnaen de olsa, bilirkişilerin kurul hâlinde görevlendirilmeleri

de mümkündür. Bu durumda, onlardan beklenen, koordineli bir bi-

çimde, ortaklaşa bir çalışma zemininde uzmanlık alanlarının verileri-

ni bir araya gelmek suretiyle birleştirip; karşılıklı olarak istişarelerde

bulunup, işi müzakere etmek suretiyle bir kanıya ulaşıp, bunu raporla-

rında dile getirmeleridir. Zaten birden fazla bilirkişi tayiniyle güdülen

amaçlardan birisi de, bilirkişilerin, aralarında istişarelerde ve müzake-

relerde bulunmalarını temin suretiyle daha sağlıklı ve daha isabetli bir

rapor hazırlamalarına uygun bir ortamı yaratmaktır.

12

Uygulamada,

birden fazla bilirkişinin görevlendirilmesi hâlinde, her bir bilirkişinin,

ayrı ayrı rapor verdiği ya da biri tarafından düzenlenen rapora, diğer-

lerinin de, bazen mahkeme kaleminde dahi imza koymak suretiyle

12

Tanrıver, Bilirkişilik, s.76; Bilge, N. / Önen, E.: Medeni Yargılama Hukuku Ders-

leri, 3. Bası, Ankara 1978, s.547; Gürelli, N.: Ceza Muhakemesi Hukukunda Bilir-

kişilik, İstanbul 1967, s.67.