

TBB Dergisi 2015 (121)
Mahmut ŞEN
47
Ölçülülük ilkesi; elverişlilik, gereklilik ve orantılılık olmak üzere
üç temel öğeden oluşmaktadır: Elverişlilik ilkesinde kullanılan araç,
sınırlama amacını gerçekleştirmeye uygun olmalıdır. Başvurulan
önlem, temel hakkın sınırlandırılması noktasında hedeflenen amaca
ulaşmak için en uygun vasıta değilse, bu tedbirin elverişli olmadığına
karar verilecektir. Yaptırım meşru amaca ulaşma hedefinden çıkıp ce-
zalandırma amacına yöneldiğinde, ölçülü kabul edilmemektedir. Bu
noktada, başvurulan tedbirin niteliği, uygulama alanı, ulusal makam-
ların başvurduğu yöntem ve araçlar, başkaca bir tedbirle aynı sonuca
ulaşmanın mümkün olup olmadığı, tedbir kaldırıldığı zaman ortaya
çıkan sonucun diğer haklar açısından değerlendirilmesi gibi hususlar
dikkate alınmaktadır.
101
Gereklilik açısından, temel hak ve hürriyetlerin kullanımı kural,
kısıtlanması istisna olduğundan, kamusal otoriteler tarafından hakkın
kullanımını sınırlamak için başvurulan önlem veya tedbirin gerekli
olduğunun somut ve hukuken kabul edilebilir gerekçelerle ortaya ko-
nulması beklenmektedir.
Orantılılık açısından ise belirli bir önlemin, yöneldiği kişiye ölçü-
süz bir yükümlülük getirmemesi, onun için beklenmedik nitelikte ol-
mamasını ifade etmektedir.
102
Örneğin, ifade hürriyetinin ihlaline iliş-
kin başvurularda, iç hukukta hakkı kötüye kullandığına karar verilen
kişi hakkında para cezası öngörülmesi kabul edilebilir bulunurken,
tedbir olarak hapis cezasına başvurulması ölçülü olarak değerlendi-
rilmemektedir.
103
Kayasu-Türkiye davasında, Cumhuriyet savcısı olarak görev ya-
pan ilgilinin yürütmekte olduğu bir soruşturma sırasında basına yan-
sıyan açıklamaları nedeniyle hapis cezası ile cezalandırılması, öngörü-
len amaçla orantısız ve dolayısıyla gereksiz görülmüştür. Bu davada
AİHM, başvurucunun meslekten ihracına ve avukatlık mesleğini dahi
icra etmesine engel olan orduya hakaret suçundan mahkûm edilmesi-
nin, başvurucunun ifade özgürlüğüne izlenen meşru amaçla orantısız
101
AİHM, Nur Radyo ve Televizyon Yayıncılığı - Türkiye davası, Başvuru no:
6587/03, 27/11/2007
102
Abdurrahman Eren, s. 96
103
AİHM, Perna- İtalya, Başvuru no: 48898/99, 06/05/2003,
http://hudoc.echr.coe.
int, erişim tarihi: 14.05.2015.