Previous Page  136 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 136 / 473 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (122)

Yusuf Ziya POLATER

135

DSKT’da “

devlet sırrı

” iki ayrı kapsamda ele alınmıştır. Bunlar

devler sırrı

” ve “

niteliği gereği gizli kalması gereken bilgi ve belgeler

”dir.

DSKT’nın 3. maddesinin birinci fıkrasına göre devlet sırrı; açıklanma-

sı ve öğrenilmesi devletin dış ilişkilerine, milli savunmasına ve milli

güvenliğine zarar verebilecek; anayasal düzeni ve dış ilişkilerinde teh-

like yaratabilecek, bu nedenlerle niteliği itibariyle gizli kalması gere-

ken bilgi ve belgelerdir. DSKT’deki devlet sırrı kavramı, karşılaştırmalı

hukukta, Türk Ceza Kanunu’nda ve Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’nda

sınırları belirli bir ölçüde çizilmiş devlet sırrı kavramından çok daha

geniş ve belirsizdir.

Devlet sırrının kanunlara uygun olarak saptanması önemlidir.

Dolayısıyla bir bilginin sır niteliğini sürdürüp sürdürmediğini belirli

aralıklarla denetlemek gerekmektedir. NitekimDSKT’nın 7. maddesin-

de

“süre”

başlığı altında bu husus düzenlenmektedir. Buna göre; devlet

sırrı niteliği süreli veya süresiz olarak verilebilir. Süreli verilen gizli-

lik derecelerinin süreleri her bilgi ve belgenin üzerinde belirtilir, bu

süre yetmiş beş yılı geçemez. Devlet sırrı niteliği veya süreleri Devlet

Sırrı Kurulu tarafından her zaman değiştirilebilir veya kaldırılabilir.

Süresi belirtilmeyen devlet sırrı niteliği on yılda bir; on yıldan fazla

süreli olanlar beş yıllık sürelerle gözden geçirilir. Süresiz devlet sırrı

niteliğine sahip bilgi ve belgeler, Devlet Sırrı Kurulu tarafından aksi

kararlaştırılmadıkça elli yıl sonra bu niteliklerini kaybeder.

DSKT’nın başka bir özelliği de, kamu kurum ve kuruluşlarının el-

lerindeki bilgi ve belgelerin devlet sırrı niteliğinde olup olmayacağına

karar verecek Devlet Sırrı Kurulu’na yer vermiş olmasıdır. (DSKT m.6)

Ancak bu düzenleme bilgi ve belgelerin gizliliğine karar verme yet-

kisinin denetlenmesine ilişkin yeni bir hüküm taşımamaktadır. Zira

yargı mercilerince istenen bilgi ve belgelerin devlet sırrı niteliğinde

olduğuna ilişkin kararın gerekçesi, ilgililerce tatmin edici bulunma-

dığında Devlet Sırrı Üst Kuruluna itiraz edilecektir. Buraca verilen

karar kesindir. Ancak bu durumda devlet sırrı olduğu gerekçesiyle

verilmeyen bilgi ve belgelerle ilgili olan isnat, yetkili yargı yeri tarafın-

dan ilgili hakkında dikkate alınmayacaktır.

117

Bu kabil bir yaklaşımın

sakıncasını Hafızoğulları şöyle ifade etmiştir; idarelerin bilgi ve belge-

lerinin devlet sırrı kapsamında takdirinin kendi değerlendirmelerine

117

Çolak, s. 5-6.