

Hapishane İdarelerinin Yetkileri ve Hapsedilen Haklarının Sınırı
174
koşulunu karşılamadığına karar verilmiştir. Bu kararı takip eden Ali
Güzel kararında (43955/02, 21.10.2008) ve Fethullah Akpulat kararın-
da (22077/03, 15.2.2011) da Mahkeme, Tüzükteki düzenlemeyle ilgili
aynı sorunu dile getirmiş ve bu haliyle mektuplara el konulmasının 8.
maddeyi ihlal ettiğine karar vermiştir.
108
Benzer şekilde sadece Kürtçe
olması nedeniyle mektupları gönderilmeyen hükümlülerin on bir baş-
vurusunu birleştirdiği kararında
109
AİHM, cezaevi idaresinin pozitif
yükümlülüklerine vurguyla bunun için gerekli düzenlemeleri yapma-
sı gerektiğine, bu haliyle müdahalenin haklı bir müdahale olmadığına
ve 8. maddenin ihlal edildiğine karar vermiştir. Daha sonra Ceza İnfaz
Kanunu’nun 68/3. maddesindeki düzenlemede idarenin takdir yetkisi
bakımından belli kriterler getirilerek kurumun asayiş ve güvenliğini
tehlikeye düşüren, görevlileri hedef gösteren, terör ve çıkar amaçlı suç
örgütü veya diğer suç örgütleri mensuplarının haberleşmelerine neden
olan, kişi veya kuruluşları paniğe yöneltecek yalan ve yanlış bilgileri,
tehdit ve hakareti içeren mektup, faks ve telgrafların verilemeyebilece-
ği ya da gönderilmeyeceği düzenlenmiş; 2006 yılında yeniden kaleme
alınan Ceza İnfaz Tüzüğünün 91/3. maddesinde aynı yönde düzenle-
me yapılmıştır. Bu şekilde yasallık ilkesi yönünden AİHM kararların-
da işaret edilen sorunlar giderilmiş ve idarenin takdir yetkisini sınır-
layacak bir düzenleme yapılmıştır. Bununla birlikte AİHM kararlarına
da yansıyan avukatla haberleşmeyi ya da ulusal ya da uluslararası
bir insan hakları denetim mekanizmasına yapılan başvuruları içeren
mektuplar farklı bir niteliğe sahip olduğundan bu mektuplara ilişkin
sınırlandırmalarda ölçülülük ya da demokratik toplum gerekleri kav-
ramının farklı yorumlanması gerektiği de unutulmamalıdır.
110
Anayasa Mahkemesi, önüne gelen itiraz başvurusunda Ceza İn-
faz Kanunu’nun 68. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Hükümlü
108
Bu noktada AİHM’in yasallık ilkesinin maddi anlamda yasallığı kapsadığı, buna
karşılık Türkiye’de yasallık ilkesinin şekli anlamda yasayı gerektirdiği ve söz ko-
nusu tüzük maddelerinin Anayasaya evleviyetle aykırı olduğunu da belirtmek
gerekir.
109
Mehmet Nuri Özen vd. v. Türkiye,
15672/08,24462/08,27559/08, 28302/08,
28312/08, 34823/08, 40738/08, 41124/08, 43197/08, 51938/08
ve
58170/08,
11.1.2011.
110
Golder v. Birleşik Krallık, 1975; Kepeneklioğlu/Türkiye, Baş. No. 73520/01,
23.01.2007; McCallum/Birleşik Krallık, Baş. No. 95111/81, 30.08.1990; Valasinas/
Litvanya, Baş. No. 44558/98, 24.07.2001; Niedbala/Polonya, Baş. No. 27915/95,
04.07.2000.