Previous Page  396 / 561 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 396 / 561 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (124)

Bahattin ARAS

395

Ayrıca ceza davasına konu uyuşmazlık hakkında hukuk mahke-

mesinde açılan tazminat davasında verilmiş olan karar ve bu kararın

infaz edilmiş olması halinde bu husus ceza mahkemesindeki davada

erteleme, uzlaştırma ve HAGB bakımından zararın giderilmesi koşu-

lunu karşıladığının kabulü gerekir.

Aynı şekilde yargılamaya konu suç ile ilgili ispat sorunu yaşanan

ve hukuk mahkemelerinden karar alınmasının gerekli olduğu haller-

de, anılan karar ya Yargılama Yasasındaki kurallar çerçevesinde ceza

mahkemesince bir karara bağlanacak ya da hukuk mahkemelerinde

dava açtırılarak bu mahkemeden alınacak karar sonucuna göre bir so-

nuca ulaşılacaktır.

88

Burada önemli olan, sorunun suçun ispatıyla ilgili olmasıdır.

89

Bir

fiilin suç olup olmadığının belirlenmesi bakımından ceza mahkeme-

lerinin, diğer yargılama makamlarının kararları ile bağlı olmayacağı

anlaşılmaktadır.

90

Belli durumlarda bekletici sorun yoluna başvurma-

nın olumlu yönü; uyuşmazlık uzman mahkeme tarafından çözüleceği

88

“…Somut olayda sanık savunması ve tanık beyanları ile nüfus kaydı çelişmekte

olup, yukarıda açıklanan amaç doğrultusunda bu çelişkinin giderilmesi için nü-

fus kaydının düzeltilmesi zorunludur. Çünkü nüfus kaydı esas alındığında sanık

hakkında uygulanacak madde farklı, savunma ve tanık beyanları esas alındığın da

ise farklı bir madde olacaktır. Bu hal maddi gerçeği esas alan ceza yargılamasının

amacına aykırıdır. Bu nedenle sanığın nüfus kaydında yer alan, maktulün öz anne-

si olduğuna ilişkin bilginin düzeltilmesi için 5271 sayılı CMY.nın 218/1. maddesin-

deki kurala uygun olarak, hukuk mahkemesinde sanığın anne adının düzeltilmesi

için dava açtırılmalı ve sonucuna göre sanığın hukuki durumu tayin edilmelidir…

CGK.,2006/1-341 E., 2007/118 K., 29. 5. 2007 T. (Kazancı İçtihat-Bilişim Bilgi Ban-

kası)”

89

“…Sanığın üzerine atılı görevde yetkiyi kötüye kullanma suçunu işleyip işleme-

diğinin değerlendirilebilmesi için; görevin gereklerine aykırı hareket edilip edil-

mediğinin objektif olarak tespit edilebilmesi açısından Ağır Ceza Mahkemesinin

dosyası ile Asliye Hukuk Mahkemesinin dosyasında devam eden ceza ve hukuk

yargılamalarının sonucunun beklenmesi, 5237 sayılı TCY.nın 257/1. maddesinde-

ki suçun unsurlarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi açısından da, Yargıtay

Ceza Genel Kurulu’nun 18. 10. 2005 gün 96-118 sayılı kararı ile 20. 11. 2007 gün ve

83-244 sayılı kararında belirtilen ilkeler de göz önünde bulundurulmak suretiyle

sanığın görevinin gereklerine aykırı olarak verdiği iddia edilen tedbir ve tedbirin

kaldırılmasının reddi kararlarının kamunun zararına veya kişilerin mağduriyetine

yada kişilere haksız kazanç sağlanmasına neden olup olmadığının bilirkişi ince-

lemesi marifetiyle tespit ettirilmesi ile bu şekilde edinilecek kanaate göre sanığın

hukuki sorumluluğunun belirlenmesi gerekir…CGK., 2007/4-201 E., 2008/12 K.,

29. 1. 2008 T. (Kazancı İçtihat-Bilişim Bilgi Bankası)”

90

Cumhur Şahin, Ceza Muhakemesi Kanunu Gazi Şerhi, Seçkin Yayıncılık, Ankara

2005 (Gazi Şerhi), s.696.