Previous Page  421 / 561 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 421 / 561 Next Page
Page Background

Serbest Bölgede İstisnaya Tabi İşçi Ücretlerinden Terkin Edilen Gelir Vergisi Tutarı...

420

raki aşamada,

özel hukuk hükümleri ve aradaki iş sözleşmesi ko-

şullarına göre çözülebilir. Aşağıda

ki başlıkta bu konu incelenecektir.

2. Sorunun İş Hukuku Boyutu

Yukarıda ele alınan vergi hukuku boyutu ile ihtilaf konusu gelir

vergisi tutarının işverene mal edilemeyeceği ortaya konulmuştur. Bu-

nunla beraber konunun işçi ve işverenin vergi yükümlüsü ve vergi so-

rumlusu sıfatıyla devletle girdiği ilişkiden bağımsız olmak üzere, bir

özel hukuk ilişkisi olan işçi işveren ilişkisi çerçevesinde de ele alınması

gerekmektedir.

4857 sayılı İş Kanunu’nun ücreti düzenleyen 32. maddesi iş söz-

leşmesinde ücretin net ya da brüt olarak belirlenmesi konusunda bir

sınırlamaya gitmemiştir.

17

Dolayısıyla tarafları iş sözleşmesiyle ücreti

brüt ya da net olarak belirlemeye zorlayan bir hukuksal engel yoktur.

İş sözleşmesinde ücretin net mi yoksa brüt mü olduğu açıkça düzenle-

nebileceği gibi, ücretin net ücret olacağı yönünde bir düzenleme yoksa

kural olarak bu sözleşmenin brüt ücret üzerinden yapıldığı kabul edil-

melidir. Zira gerek gelir vergisi, gerekse SGK prim ve sair kesintileri-

17

Bununla beraber aslında konumuzun dışında kalsa da, 32/2 hükmü ilginç bir bi-

çimde “Çalıştırılan işçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihka-

kının özel olarak açılan banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenmesi hususunda

(…) her çeşit istihkakının, brüt ya da kanuni kesintiler düşüldükten sonra kalan

net miktar üzerinden olup olmayacağını belirlemeye Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığından sorumlu Devlet Bakanlı-

ğı müştereken yetkili” olacağını düzenlemiştir. (Aynı düzenleme 6098 Sayılı Türk

Borçlar Kanunun 407. maddesinde de tekrarlanmıştır) Hükmün lafzi anlamı bu üç

kurumun bankaya yatacak ücretin net mi yoksa brüt mü olacağına karar vermek

gibi bir yetkisinin bulunduğudur. Bu yetki taraflar arasında yapılacak sözleşme-

nin değil, işverenin bankaya yatıracağı ücretin net mi brüt mü olacağını belirleme

yetkisidir. Oysa işverenin bankaya (gelir vergisi ve SGK primi gibi kalemlerin de

dahil olduğu) brüt ücreti yatırması yönünde bir yetki kullanılması mevcut yasal

düzenlemelerle bağdaşmayacağı gibi, böyle bir yetkinin kullanılması da mümkün

değildir. Nitekim vergi ve SGK kanunlarını zımnen ilga edecek bir düzenlemenin

yönetmelikle yapılması da hukuka açıkça aykırı olacaktır. Bununla beraber ko-

nuyla ilgili, “Ücret, Prim, İkramiye Ve Bu Nitelikteki Her Türlü İstihkakın Banka-

lar Aracılığıyla Ödenmesine Dair Yönetmelik, 18.11.2008Tarih ve 27058 Sayılı Res-

mi Gazetede yayımlanmış ve 10. maddesi ile İş Kanuna tabi işyerlerinde sadece

10 kişi üzeri işçi çalıştıran işverenlere ücreti banka kanalıyla ödeme yükümlülüğü

getirmiştir. Dolayısıyla yasal açıdan İş Kanununa tabi iş sözleşmesinde, ücretin

net ya da brüt olmasını gerektirecek yasal bir düzenleme bulunmamaktadır.