Previous Page  528 / 561 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 528 / 561 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (124)

Özden SAV

527

Osmanlı tebaası olan Müslüman olmayan (gayrımüslim) nüfusu

oluşturan Rum, Musevi, Ermeni, Nesturi, Asurî (Süryani) ve Bulgar-

larla ilgili olarak Türkiye Cumhuriyeti’ni bağımsız bir devlet olarak

kuran 1923 tarihli Lozan Antlaşması’ndaki duruma ilişkin ayrıntılı ça-

lışma başlı başına bir inceleme konusudur

67

. Gerçekte, imparatorluk-

ların yıkılmasına bağlı olarak vatansız kalan ve olayların yaşandığı

dönemde sığınmacı olarak adlandırılan bu kimselere yardım elinin

uzatılması, yaşamlarını sürdürebilecekleri yerlere yerleştirilmesi, ya-

şamlarını sürdürmeleri için gereken ev, aş ve işin bulunması, kuru-

luş belgesinde bu konuda örgüte verilmiş bir yetki bulunmamasına

karşın, Milletler Cemiyeti’nden beklenen hizmet olmuştu. Uluslararası

Kızılhaç Komitesi’nin (

i.

ICRC

;

f.

CICR

) çağrısı üzerine, 1921 yılına ge-

lindiğinde, Milletler Cemiyeti bir bilim ve devlet adamı olarak bilinen

Kuzey kutbu kâşifi, Norveçli

Fridtjof Nansen

’i, Milletler Cemiyeti Sı-

ğınmacılar Yüksek Komiseri olarak atamıştır.

Sığınmacılar ve savaş esirleri konusundaki etkinlikleriyle tanınan

Nansen’in, görevde olduğu dönem boyunca, çoğunluğu Rus olan sı-

ğınmacılar ile savaşta yurtsuz kalan birkaç yüzbin Ermeni’ye yardım

sağlandığı bilinmektedir. I. Dünya Savaşı sonrasında Almanya’daki

rejim değişikliğine bağlı olarak Almanya’yı terk etmek zorunda kalan

azınlıklar da, bu bağlamda Nansen’den gereken ilgiyi çekmiş ve in-

sancıl yardım almıştır.

Nansen’in Milletler Cemiyeti Sığınmacılar Yüksek Komiseri ola-

rak bilinen en önemli hizmeti, “

Nansen Pasaportu

” olarak anılan

yolculuk belgesini yaratmış olmasıdır. Ulusal pasaportun sağladığı

gibi, kişiyle vatandaşlığını taşıdığı devlet arasında bağ kurmayan, do-

layısıyla herhangi bir devlete bu belgeyi taşıyan kişiyi ülkesine kabul

etmek yükümü getirmeyen bu belge, sığınmacılar bakımından bir

kimlik ve yolculuk belgesi olmuş ve bu belgenin onbeş devlet tara-

fından tanınması sayesinde sığınmacıların uluslararası yolculuklarını

olanaklı kılmıştır. Bu sayede, ünlü besteciler Igor Stravinsky, Sergey

Rachmaninov, ressam Marc Chagall ve balerin Anna Pavlova gibi sa-

natçılar yeni yaşamlarına başlayabilmiştir

68

.

67

Bu konuda düzenli ve ayrıntılı bilgiye ulaşmak için Prof. Dr. H. Pazarcı’nın yeni

kitabı: Prof. Dr. Hüseyin Pazarcı, Türk Diş Politikasinin Başlıca Sorunları (Turhan

Kitabevi, Ankara 2015), sh. 22 vd.

68

İki savaş arasındaki bu dönem, sanatsal yaratıcılığın doruk noktalarından biri-