

TBB Dergisi 2016 (125)
Nesibe KURT KONCA / Ceren DAMAR
203
den itibaren otuz gün içinde mahkemeye itiraz edebilir. Mahkeme iki ay
içinde kesin olarak karar verir”
(m. 19/4).
6.
“İşçi ve üye sayılarının tespitinde
maddî hata ve süreye ilişkin itirazla-
rı mahkeme altı iş günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara
bağlar
” (m. 43/3, 2. Cümle).
7.
“
Oylamaya ilişkin itirazlar, oylama gününden başlayarak üç iş günü için-
de mahkemeye yapılır. İtiraz, mahkemece üç iş günü içinde kesin olarak
karara bağlanır
” (m. 61/2).
8.
“
Grev ve lokavt dışında kalacak işçilerin niteliği, sayısı ve yedekleri, işve-
ren veya işveren vekili tarafından toplu görüşmenin başlamasından itiba-
ren altı iş günü içinde işyerinde yazı ile ilan edilir ve bu ilanın bir örneği
taraf işçi sendikasına tebliğ edilir. Bu tebliğden itibaren altı iş günü içinde
işçi sendikası mahkemeye itirazda bulunmazsa ilan hükümleri kesinleşir.
İtiraz hâlinde mahkeme altı iş günü içinde kesin olarak karar verir.
Grev ve lokavta katılamayacak işçiler her ne sebeple olursa olsun kanuni
süre içinde tespit edilmemiş ise işveren veya işçi sendikası çalışacak işçi sayısı-
nın tespitini süre geçtikten sonra da görevli makamdan isteyebilir. Görevli ma-
kam bu tespiti en kısa zamanda yaparak taraflara tebliğ eder. Gerekli hâllerde
görevli makam resen tespitte bulunabilir. Görevli makamın tespitine karşı, ta-
raflardan her biri mahkemeye altı iş günü içinde itiraz edebilir. Mahkeme altı
iş günü içinde kesin olarak karar verir”
(m. 65/2,3).
İş uyuşmazlıklarının çoğunluğunu malvarlığı haklarına ilişkin
davalar oluşturmakla birlikte, şahıs varlığı haklarına ilişkin davalar
da iş mahkemelerinde görülmektedir. Bu davalardan en önemlisi ve
uygulamada da en sık rastlananı işe iade davalarıdır.
34
İşe iade dava-
ları esas itibariyle işveren tarafından yapılan feshin geçersiz bir fesih
olduğunun tespiti için açılan davalardır. Bu davalarda davacı işçi, işe
iadesi yerine işverenin kötüniyet tazminatı ödemesini talep edemez.
35
34
Özekes Muhammet, “İş Kanunu’nun 20. ve 21. maddelerinin Medeni Yargılama
ve İcra Hukuku Bakımından Değerlendirilmesi”, Prof. Dr. Baki Kuru Armağanı,
Ankara 2004, s. 488.
35
Şakar Müjdat, İş Hukuku Uygulaması, İstanbul 2011, s. 144; Narmanlıoğlu Ünal,
İş Hukuku, Ankara 2012 s. 495; Özcan Durmuş, Gerekçeli- Açıklamalı- İçtihatlı İş
Kanunları Şerhi, Ankara 2014, s. 252; Korkmaz Fahrettin/Alp Nihat Seyhun, İş
Hukuku, Ankara 2014, s. 226; Mollamahmutoğlu Hamdi/Astarlı Muhittin/Baysal
Ulaş, İş Hukuku, Ankara 2014, s. 940; Süzek Sarper, İş Hukuku, İstanbul 2015,