

TBB Dergisi 2016 (126)
Ufuk YEŞİL
27
lüğü tanınmıştır.
65
Ancak Bildirge’nin yayınlanmasından sonra kalıcı
bir düzenleme yapılmadığı için Fransa on yıldan fazla din-devlet iliş-
kileri açısından tam bir kargaşa yaşamıştır. Yaşanan bu sıkıntılardan
sonra Temmuz 1790’da Meclis, Fransız Katolik Kilisesi’nin Papa’dan
çok Cumhuriyet’e bağlı kalmasını temin amacıyla Sivil Ruhbanlık
Kanunu’nu kabul etmiş ve kanunla kiliselerin idari yapısında önem-
li değişikliklere gidilmiştir. Kanun’la; psikozların sayısı düşürülmüş,
psikoz ve rahiplerin kilise üyeleri tarafından seçilmesi uygulaması
getirilmiş, göreve başlamadan önce devlete ve millete bağlılık yemini
etmeleri şartı öngörülmüş, kilisenin tasarrufunda bulunan mal varlık-
larına el konulmuş, bu malların yerel idarelerce kullanılmasının önü
açılmış ve rahiplerin maaşı devlet tarafından ödenmeye başlanmıştır.
66
Bu düzenlemenin ardından 1791 yılında Fransa’nın ilk Anayasa-
sı kabul edilmiş ve Anayasaya
“her insan mensup olduğu dinin ibadetini
yapma özgürlüğüne sahiptir”
hükmü eklenerek dini özgürlükler güvence
altına alınmıştır. Bundan bir yıl sonra da Meclis boşanmayı yasalaş-
tıran kanunu kabul etmiş, evlenme ile ilgili işlemler din adamların-
dan alınarak belediye görevlilerine verilmiş ve böylece nikah işlemleri
sivil inisiyatif altına alınmıştır. Bu dönemde ihtilali gerçekleştirenler
kiliseyi projeleri önünde en büyük engel olarak görmeye devam et-
mişler ve bu sebeple kamusal alanda dini törenleri ve gösterileri de
yasaklamışlardır.
67
1795 yılında ilk laik Fransız devleti ilan edilmiş ve Anayasa’nın
354. maddesine;
“Hiç kimse tercih etmiş olduğu dinin ibadetini yasalara uy-
gun olarak yapmaktan men edilemez. Hiç kimse bir dini cemaate para yardımı
yapmaya zorlanamaz. Cumhuriyet hiçbir dini cemaate para katkısında bulun-
maz”
hükmü eklenmiştir.
68
1795 ve 1799 yılları arasında laiklik konusunda önemli adımlar
atılmış olsa da 1800’lü yılların başında Katolikler tekrar güç kazan-
65
Küçük, Dini Semboller, s. 97; Aksoy, s.224.
66
Ahmet Yıldız, Çeşitli Ülkelerde Din ve Devlet İlişkilerinin Düzenlenmesi, Türkiye
Büyük Millet Meclisi Kütüphane ve Dokümantasyon Müdürlüğü Araştırma Ser-
visi, Ankara 1993, s. 1; Aksoy, s. 224; Küçük, Dini Semboller, s. 97; Kuru, 142.
67
Fransa’da Laisitenin Uygulanışına İlişkin Stasi Raporu, (Çev. Der. Turhan Ilgaz),
Paragraf Yayınları, Ankara 2005, s. 38, (“Stasi Raporu”); Küçük, Dini Semboller, s.
97; Kuru, s. 143.
68
Duffar, s. 47.