Previous Page  190 / 437 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 190 / 437 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2016 (127)

Mustafa Emre ŞAHİN

189

açısından isabetli olacaktır. Hem Fransa’nın hem de diğer Avrupa

devletlerinin uygulamadaki tecrübelerinden faydalanılarak ve aynı

zamanda zımni kabulün getirilerinin yanında sakınca doğurabileceği

durumlar göz ardı edilmeden bu yönde genel bir düzenleme yapılabi-

lir. Ancak hemen belirtelim ki, böyle bir düzenleme yapılırken, zımni

kabul mekanizmasının kamu yararı ve kamu düzeni bakımından do-

ğurabileceği tehlikeler ve olumsuzluklar önceden iyi hesap edilmeli

ve bu doğrultuda istisnalar öngörülmelidir. Fakat bu husus, Fransız

hukukunda olduğu gibi sistemi daha da karmaşık hale getirecek şekil-

de değil, mümkün olduğunca karmaşıklığa yer verilmeden yapılma-

lıdır. Ayrıca, zımni kabulün Türk hukukunda ana kural olarak kabul

edilebilmesi için, idarenin başvurulara cevap verebilecek yeterlikte

altyapıya sahip olması gerektiği unutulmamalıdır. İdari makamların

iş yükü göz önüne alındığında, idare yapılacak başvuruları öngörülen

sürede cevaplayabilecek donanıma ve kapasiteye sahip olmalıdır.

89

Son olarak belirtelim ki, Türk idare hukukunda zımni kabul mü-

essesesinin ana kural olarak zımni reddin yerini alması kısa vadede

mümkün görünmemektedir. Gerçekten de zımni kabul müessesesi

Türk idare hukuku öğretisinde yeterince tartışılmadan, aceleci şekilde

genel bir değişiklik yapmak bizce rasyonel görünmemektedir. Dolayı-

sıyla, konunun avantajları ve olumsuzlukları ile etraflıca tartışılması

ve bunun sonucunda genel kural olarak öngörülmese bile, en azından

zımni kabule imkân veren durumların yaygınlaşması Türk idare hu-

kuku açısından olumlu bir gelişme olacaktır.

SONUÇ

İdare hukukunda, idare kendisine yapılan başvuruya belli bir süre

sonunda cevap vermezse, o başvuruyu kural olarak reddettiği kabul

edilir. Fransız idare hukukunun genel ilkelerinden olan ve uzun yılar-

dır uygulanmakta olan zımni ret kuralı, 2013 tarihli bir yasal düzen-

leme ile genel kural olmaktan çıkarılmıştır ve bundan böyle, idarenin

susmasının kural olarak başvurunun kabulü sonucunu doğuracağı

89

Türkiye’de idari başvurulara ilişkin doğrudan bir istatistiki bir çalışma bizce tes-

pit edilememiştir. Bu nedenle, idareye yapılan başvuruların sayısına ilişkin olarak

fikir vermesi bakımından, sadece 2011 yılında ilk derece idare ve vergi mahke-

melerinde açılan dosya sayısı toplam 269.408’dir. Ayrıntılı bilgi için bkz. http://

www.adlisicil.adalet.gov.tr/istatistik_2011/160.pdf