Dergi 128

378

(Marksist Kuram Açısından) Kapitalist Düzende Ücret ve Kuramın Görüşlerinin ...

ğişik yeteneklerine göre değil, patronun yumuşaklığı veya sertliğine

göre de türlü bedeller ödeneceğini, ücretlerin kanunla düzene konul-

madığı yerde, belirleme savında bulunabileceğimiz ücretin en alışıl-

mış olan ücret olduğunu, çoğunlukla yeltenmiş olmakla birlikte, ka-

nunun ücretleri hiçbir zaman elverişli biçimde yoluna koyamadığının

tecrübe ile görülmüş olduğunu ifade etmektedir.

Smith, emeğin bolca ödüllendirilmesinin, artan zenginliğin bir

sonucu olduğu gibi nüfus artışının da nedeni olduğunu, bu yüzden

sızlanmanın, halktaki en büyük gönencin kaçınılmaz sonucu ve nede-

ninden yakınmak olduğunu, büyük halk topluluğunu oluşturan yok-

sul işçilerin durumunun, gerçekte, topluluğun zenginlik bakımından

dört başı mamur iken değil, fazla servet edinmek üzere ilerlemekte

bulunduğu gelişir halde en mutlu ve rahat olduğunu, duraklayan du-

rumda hallerinin sıkıntı içinde, geriye giden durumda ise sefil olduğu-

nu belirtmektedir. Yazar, gelişen durumun, gerçekte, toplumun çeşitli

tabakalarının hepsi için yüz güldürten gürbüzlük durumu olduğunu,

yerinde sayışın bezginlik, gerileyişin ise bitkinlik olduğunu savlamak-

tadır.

Smith, emek fiyatlarındaki değişmelerin, yiyecek içecek fiyatların-

daki değişimlere her zaman uymadığı gibi çoğunlukla bunun tersinin

geçerli olduğunu, ancak buna bakarak, yiyecek içecek fiyatının emek

fiyatı üzerinde etkisinin olmadığını sanmamamız gerektiğini ifade et-

mektedir. Yazar, emeğin para olarak ödenen karşılığının, ister istemez

iki koşula göre, daha somut bir deyişle, emeğe karşı olan talep ile ya-

şam için gerekli ve elverişli maddelerin fiyatına göre düzenleneceğini,

işçiye verilmesi gerekli ve elverişli maddelere göre miktarını; artar,

duraklar ya da azalır oluşuna yahut artan, yerinde sayan veya azalan

bir nüfusa ihtiyaç göstermesine göre, emeğe karşı olan talebin belirle-

yeceğini, emeğin para ile ödenen bedelinin de bu miktarı satın almak

için ne gerekiyorsa onunla belli olacağını, demek ki yiyecek içecek fi-

yatının düşük olduğu yerde, emeğin para ile belirtilen fiyatının bazen

yüksek olmakla birlikte, talep aynı kaldıkça yiyecek içecek fiyatı yük-

sek ise emek fiyatının daha yüksek olacağını belirtmektedir. Düşünür,

emeğe karşı talebin, ansızın ortaya çıkan olağanüstü bolluk yıllarında

Smith, s. 85.

Smith, s. 89.