Previous Page  159 / 405 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 159 / 405 Next Page
Page Background

158

Medeni Usul Hukukunda Hâkimin Verdiği Kesin Süre

Kesin süreye ilişkin ara karar açık bir şekilde yazılmalıdır. Ara ka-

rar kapsamı ve sonuçları hakkında tereddüde yer vermemeli, yorumu

zorunlu kılmamalı, şarta bağlı olmamalı ve ilgilisi tarafından anlaşıla-

bilir olmalıdır. Bunun için kesin sürenin miktarı, başlama ve bitim anı

açıkça karara yazılmalıdır. Kesin sürenin bitim anı işin mahiyeti dü-

şünülerek yorum çıkarmaya gerek olmaksızın açıkça belirtilmelidir.

Kesin süre verilen ara kararda tarafın yapması gereken işler somut

biçimde ve ayrı ayrı belirtilmiş olmalıdır. Bu anlamda hâkim taraftan

bir delili ibraz etmesini isterken gerekiyorsa ayrıca o delil için masraf

ihtarında bulunmalıdır.

Ara kararda tarafa verilen kesin sürenin miktarı işlemin yapıla-

bilmesi için yeterli olmalıdır. Sürenin miktarını belirlerken hâkimin

takdir yetkisi vardır. Hâkim bu yetkiyi kullanırken gereğinden uzun

ya da kısa bir süre vermemelidir.

Ara kararda emredilen işler yargılamanın yürütülmesi ve ilerle-

mesi için gerekli ve tarafça bizzat yapılabilir olmalıdır. Kesin süre için-

de yapılması istenen iş gerekli değilse usul ekonomisi ilkesi zedelenir.

Ayrıca tarafça bizzat yerine getirilebilir bir iş değilse, kesin sürenin

yaptırımı taraf hakkında uygulanmaz.

Hâkim ara kararda kesin süreye uyulmamasının sonuçlarını so-

mut olarak açıklamalıdır. Hâkimin bu yükümlülüğü tarafın avukat ile

temsil edilip edilmemesinden bağımsızdır.

Hâkim kesin süre verdiğini tarafa bildirmelidir. Taraf duruşma-

da hazır bulunmuyorsa veya hâkim duruşma dışında kesin süre veri-

yorsa meşruhatlı davetiye ile tebligat yapılır. Kesin süre tarafın hazır

bulunduğu duruşma esnasında veriliyorsa tefhim ile bildirim yapılır.

Hâkim kesin süre verdiği ara kararı tutanağa gerekçeli olarak yaz-

malıdır. Kesin süreye ilişkin ara kararın gerekçeli olması özellikle ana-

yasanın ve hukuki dinlenilme hakkının gereğidir.

Kendisine kesin süre verilen taraf, kesin süre içinde yapılması ge-

reken işlemi süresinde yapmazsa o işlemi yapma hakkı ortadan kal-

kar. Karşı taraf ise aynı işlemi yapmak isterse kendisine yeni bir süre

verilebilir.

Kesin süreye riayet edilip edilmediği mahkemece re’sen incelen-

melidir.