

153
TBB Dergisi 2017 (129)
Volkan ÖZÇELİK
içinde yapılması gereken bir işlemi süresinde yapmazsa o işlemi yap-
ma hakkı ortadan kalkar (HMK m. 94/3). Bu sonucun ortaya çıkması
tarafın kusurlu olup olmamasından bağımsızdır. Tarafın kesin süre
içinde işlemi yapmamasında kusurlu olup olmadığı, eski hale getirme
talebinde bulunup bulunamayacağında önem taşır.
84
Hukukumuzda ara kararlar tek başına kanun yoluna götürüle-
meyip, ancak esas hükümle birlikte kanun yoluna götürülebilirler.
85
Nitekim istinaf yoluna başvurulabilecek kararlar için de (HMK m.
341/1), temyiz yoluna başvurulabilecek kararlar için de (HMK m.
361/1) nihai karar olması vurgulanmıştır. Dolayısıyla hâkimin kesin
süre verdiği ara karara karşı kural olarak tek başına kanun yoluna baş-
vurulamaz. Hâkimin usulüne uygun kesin süre vermediği yönünde
bir itirazı bulunan tarafın, bu itirazını kanun yolu incelemesinde ile-
ri sürmesi önemlidir. Özellikle itiraz sebepleriyle sınırlı incelemenin
yapıldığı istinaf kanun yolunda, tarafın mahkemenin usulüne uygun
bir ara karar vermediği itirazını belirtmesi yararına olur. Bununla bir-
likte hâkimin verdiği ara karar kamu düzenine aykırılık teşkil ederse,
taraf itiraz sebebi olarak bunu ileri sürmemiş olsa bile bölge adliye
mahkemesi bu hususu re’sen gözetir (HMK m. 355/1). Ayrıca temyiz
incelemesinde Yargıtay, kanuna aykırı biçimde verilen kesin süre ara
kararını inceleyebilir (HMK m. 369/1).
Tarafa kesin süre verildiğinde bunun sonuçlarının doğması (HMK
m. 94/3), mahkemenin kararının usulüne uygun olmasına bağlıdır.
Kapsam ve sınırları belli olmayan, bu nedenle de tarafın yapması is-
tenen işlerin neler olduğu açıkça anlaşılmayan bir ara kararı yerine
getirmeyen tarafın, ara kararın sonuçlarından sorumlu tutulmasına
imkân yoktur. Ayrıca kapsam ve sınırları tam olarak belirtilmemesi
nedeniyle açıkça anlaşılamayan bir ara kararda verilen süre içinde iş-
lemi yerine getirmeyen taraf, süresinden sonra işlemi yaparsa artık bu
işlemin geçersizliği ileri sürülememelidir.
86
Nitekim Yargıtay’ın da bu
yönde kararları mevcuttur.
87
84
Blomeyer, s. 110; Schwab, s. 107, 303; Jauernig/Hess, s. 131; Tercan, s. 31-32.
85
Boran Güneysu, s. 150.
86
Muşul, s. 228-229.
87
HGK, 25.06.1975, 1973/1-1560, K. 1975/837
(www.legalbank.net); 1. HD,
18.03.1975, E. 1975/1974, K. 1975/2598 (Ankara Barosu Dergisi, 1975/3, s. 424).