

83
TBB Dergisi 2017 (130)
Gonca EROL
si halinde, bu zararın ortaya çıkmasını önlemek amacıyla uygulanan
tedbirin içeriğinin ne olacağı, amaca bağlı olarak değişiklik gösterir.
Her somut olayda önlenmek istenen zarar farklı olacağından, hükme-
dilecek tedbirin içeriği de hiç şüphesiz farklılaşacaktır. Burada önemli
olan alınacak tedbirin ulaşılmak istenen amaca uygun olmasıdır.
Çoğu durumda mahkeme tedbirin içeriğini tam anlamıyla kendisi belirle-
mektedir.
Böylesi durumlarda, ilgili kamu birimlerinin bu karara dair
yapacağı şey, mahkemenin ‘şunu yapın ya da yapmayın’ biçimindeki
takdire yer bırakmayan emrini yerine getirmektir. Buna ilişkin en tipik
örnek, alınmış olan sınır dışı/iade kararının mahkeme başka bir yön-
de karar verinceye değin fiilen uygulanmamasına yönelik tedbirlerdir:
“Mahkemece yeniden bir karar verilinceye kadar başvurucular A.M.A.A. ve
J.A.A.A.’nın menşe ülke olan IRAK’A SINIRDIŞI EDİLMESİNE İLİŞKİN
İŞLEMİN FİİLEN UYGULANMAMASINA,...”
66
Ancak kimi hallerde, mahkeme, tedbirin yalnızca genel çerçeve-
sini belirlemekte, amaca ulaşmak için en uygun işlem ve eylemin ne
olduğu konusunda takdiri idareye bırakmaktadır. Yani burada ilgili
kamu birimlerinin yapacakları şey, mahkemenin ‘tedbirin amacının
gerçekleşmesini uygun bir usulle sağlayın’ manasına gelen emrini ye-
rine getirmektir.
Örneğin
, tek başına temel ihtiyaçlarını karşılayamaz durumda olan
ve bu bakımdan cezaevinde tek başına ve tek kişilik odada kalmasının
uygun olmadığı yönünde sağlık raporu bulunan başvurucunun buna
karşın tek kişilik odada tutulmaya devam edilmesinin başvurucunun
“maddi ve manevi bütünlüğü” bakımından ciddi bir tehlike oluştu-
rabileceği sonucuna varan AYM tedbirin içeriğinin biçimlendirilme-
sinde ilgili makamlara bir takdir alanı bırakarak şu kararı vermiştir:
“Başvurucunun ‘maddi ve manevi bütünlüğü’ bakımından ortaya çıkabilecek
tehlikenin ortadan kalkması için fiziki koşulları daha iyi bir ceza infaz kurumu-
na sevk edilmesi, periyodik olarak açık havaya erişim imkânı sağlanması gibi
tedbirler alınması yeterli değildir. Bu nedenle başvurucunun sağlık durumuna
ve fiziksel özelliklerine uygun koşullarda cezasının infaz edilmesi konusunda
gerekli tedbirlerin alınmasına karar verilmesi gerekir.”
Söz konusu kararın
66
AYM, A.M.A.A ve J.A.A.A. (TAK), B. No:2015/3941, 27.3.2015. Ayrıca bkz. AYM,
K.A. (TAK), B. No. 2014/19101, 10.12.2014; AYM, D.M. (TAK), B. No.2015/4176,
17.3.2015.