

99
TBB Dergisi 2017 (132)
Ahu KARAKURT EREN
verişli nitelikte gürültüye neden olan fail, ilgili kanunlarda belirlenen
yükümlülüklere aykırı davrandığını bilmemekteyse, yasaklılık yanıl-
masına ilişkin bir inceleme yapmaya gerek yoktur. Çünkü belirtilen
olasılıkta hata suçun tipe uygunluk unsuru içinde yer alan objektif ni-
telikteki bir unsura ilişkin olup, TCK’nın 30. maddesinin 1. fıkrasına
göre kastın oluşmasını engellemektedir.
124
Ancak bu tespitten hareketle gürültüye neden olma suçu açısından
yasaklılık yanılmasına ilişkin TCK’nın 30. maddesinin 4. fıkrasının uy-
gulama alanı bulmayacağı yönünde bir genellemeye gitmek de doğru
değildir. Çünkü bu genelleme hukuka uygunluk nedeninin varlığında
hata halini göz ardı etme yanılgısını içerir. Kısaca açıklamak gerekirse
hukuka uygunluk nedeninin varlığında hata halinde, fail fiili bilerek
ve isteyerek gerçekleştirmekte ancak mevcut bir sebepten ötürü fiilinin
hukuka uygun olduğunu düşünmektedir. Fakat gerçekte o sebep bir
hukuka uygunluk nedeni teşkil etmemektedir. Her ne kadar hukuka
uygunluk sebebinin varlığında hata, TCK’nın 30. maddesinde açıkça
düzenlenmemişse de aslında bir değerlendirme hatasıdır ve failin hak-
sızlık bilincine kaçınılmaz olarak sahip olmamasına neden oluyorsa
yasaklılık yanılmasına ilişkin 4. fıkra hükmü uygulanmalıdır.
125
Aktar-
dığımız tespit gürültüye neden olma suçuyla ilişkilendirildiğinde ör-
neğin failin ilgilinin rızasının bu suç tipi açısından hukuka uygunluk
nedeni teşkil ettiği düşüncesiyle hareket etmesi halinde, failin içinde
bulunduğu hata kaçınılmaz ise TCK’nın 30. maddesinin 4. fıkrası uy-
gulama alanı bulacaktır.
Kusurluluğu kaldıran hallerden sonuncusu amirin hukuka aykı-
rı emridir. Gürültüye neden olma suçu bakımından bu nedene dayalı
olarak suçun kusurluluk unsurunun oluşmadığı sonucuna varılama-
yacağını düşünmekteyiz. Çünkü TCK’nın 25. maddesinin 2 vd. fıkra-
larıyla Anayasa’nın 137. maddesindeki düzenleme nedeniyle amirin
124
TCK’nın 183. maddesinin yapısal olarak eksik ceza normu olduğu, bu sebeple fai-
lin ilgili kanunlarda belirtilen yükümlülükleri bilmemesinin eksik veya yanlış bil-
mesinin fiili hata mahiyetinde olacağı ve kastı kaldıracağı yönündeki aynı sonucu
içeren görüş için bkz. Hafızoğulları/Özen, Topluma Karşı Suçlar, s.63.
125
Hukuka uygunluk nedeninin varlığında hatanın (dolaylı haksızlık yanılması veya
somut yasak yanılgısı), haksızlık yanılmasının bir türü olduğuna ilişkin Özbek/
Doğan/Bacaksız/Tepe, s.456; Öztürk/Erdem, s.315; Koca/Üzülmez, Türk Ceza
Hukuku Genel Hükümler, s.355; Artuk/Gökcen/Yenidünya, s.567; Akbulut,
s.541.