Previous Page  205 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 205 / 417 Next Page
Page Background

204

Türk Aile Hukukunda Toplumsal Cinsiyet Rolleri

Birlik giderlerine malvarlığıyla ya da emeğiyle katkı yapan eşler

arasında bir ayrım da gözetilmemiş, eşitlik ilkesi benimsenmiştir. Bu

şeklî bir eşitlik değil, maddi bir eşitliktir. Eşler birliğin giderlerine

güç-

leri oranında

emek ve malvarlığıyla katılacaklardır. Bu noktadan ha-

reketle şu sonuca ulaşmak mümkündür; toplumsal cinsiyet rollerinin

tersine kadının malvarlığıyla erkeğin de emeğiyle evlilik birliğinin ih-

tiyaçlarını karşılayabilmesi yasal zeminde karşılık bulmuştur. Parasal

olanağı, aileye emeğini özgüleyecek yeteneği ve zamanı olan her eş,

cinsiyeti ne olursa olsun para ya da emek katkısını sağlama borcu al-

tındadır. TMK’nın yürürlüğe girdiği tarih öncesinde de, kadınlar bir-

lik giderlerine parasal katkıda bulunmalarına karşın, bu durum gele-

neksel olarak kadından beklenen rolün yerine getirilmesi beklentisini

azaltmamıştır. Evli kadınların parasal gelir getiren işlerde çalışmanın

yanında, arta kalan zamanlarda ev işlerini yaptıkları, bu şekilde çif-

te mesai çalıştıkları da yaygın bir durumdur. TMK’nın açmış olduğu

yoldan değerlendirme yaptığımızda, birlik giderlerine kadının parasal

gelir getiren bir işte çalışarak katılması kadar erkeğin de emek yoluyla

katılmasını talep etmenin hukuki zemini vardır.

46

Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayanarak dava

açan bir kadının, eşinin ev işlerine ve çocuk bakımına katılmamasını

kusurlu bir davranış olarak ileri sürmesi halinde, mahkeme bu davra-

nışıyla erkeğin kusurlu olduğu yönünde bir karar verebilecek midir?

46

Damla Gürpınar, “Eşlerin Evlilik Birliğinin Giderlerine Katılma Borcu”, Yaşar

Üniversitesi, Prof. Dr. Aydın Zevklilere Armağan, 12/2013,

C.II

., S.8, s.1293-1340.

Kadınların gelir getiren bir işte çalışmaları, cinsiyetçi iş bölümünde değişiklik ya-

ratarak, ev işleri ve bakım sorumluluklarına erkeklerin de dâhil olması sonucunu

doğurmamaktadır. İstatistikler de bu durumu desteklemektedir. AB ülkelerinde

erkeklerin haftanın ortalama 41 saatini ücretli işe, 3 saatini ev işlerine, 5 saatini

çocuk bakımına olmak üzere toplam 49 saatini ücretli-ücretsiz emek için harcadı-

ğı görülmektedir. Kadınlar ise, haftanın ortalama 34 saatini ücretli işe ayırırken,

24 saatini de ev işleri ve çocuk bakımına ayırmaktadırlar. AB ülkelerinde dahi,

kadınların 58 saat olan haftalık toplam ücretli-ücretsiz emek zamanı erkeklerden

10 saat daha fazladır. 2006 yılında Türkiye’de yapılan Zaman Kullanım Anketi’ne

göre; kadınlar hane ve hane halkı bakım işlerine günde ortalama 5 saat 17 da-

kika ayırırken, erkekler yalnızca 51 dakika ayırmaktadırlar. Kadınların ücretsiz

emekleri, eğitim seviyeleri düştükçe ve doğurganlık yaşı olan 25-34 yaş arasında

artmaktadır, gelir karşılığı çalışmaya ayırdıkları zaman ise azalmaktadır. Bu yaş

grubundaki kadınlar, ev işlerine erkeklerden sekiz kat fazla zaman ayırırken, yal-

nızca çocuk bakımına beş kat daha fazla zaman ayırmaktadırlar. Evlilik erkeklerin

karşılıksız emek yükünü yüzde 38 azaltırken, kadınlarınkini yüzde 49 artırmakta-

dır. Bkz. Urhan, s.125-127.