Previous Page  225 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 225 / 417 Next Page
Page Background

224

Türk Aile Hukukunda Toplumsal Cinsiyet Rolleri

Yargıtay’ın bu yaklaşımını birden fazla kararda farklı ifadelerle

görmek mümkündür:

“…Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, davalının (erkek) her-

hangi bir fizyolojik veya ürolojik engeli bulunmadığı halde, cinsel ilişkiyi ger-

çekleştiremediği davacının (kadın) halen bakire olduğu anlaşılmaktadır. Da-

valı, davacının cinsel ilişkiden kaçındığına dair bir delil getirmediğine göre,

evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tamamen kusurludur. …”

95

“Tarafların yedi ay birlikte yaşadıkları halde aralarında cinsel birleşme-

nin gerçekleşmediği, davacının halen bakire olduğu hususları dosya kapsa-

mıyla sabittir. Taraflar hakkında düzenlenen hastane sağlık kurulu raporla-

rında, cinsel ilişki kurmaya engel oluşturacak fiziki, anatomik ve psikolojik bir

durumun saptanamadığı bildirilmiştir. Davalının … tarihli oturumdaki açık-

lamaları, tanık ifadeleri ve diğer kanıtlar birlikte değerlendirildiğinde, fiziki ve

psikolojik bir sorunu bulunmadığı halde, cinsel birleşmeyi gerçekleştiremeyen

davalının (erkek) boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusurlu olduğu

anlaşılmaktadır. …”

96

Yargıtay’ın daha eski tarihli kararını incelendiğimizde de, içtiha-

dın aynı olduğu, kullanılan dilin ise, toplumsal cinsiyet rollerini fazla-

sıyla özümsemiş olduğu görülmektedir:

“Normal bir yaşta yapılan evliliğe rağmen kadının bekâretini muhafaza

etmiş olması (kocası tarafından kızlığının bozulmamış bulunması) cinsel iliş-

kinin yokluğunun tartışmasız kesin bir kanıtını oluşturur. Böyle bir durum-

da kadında cinsel ilişkiye yanaşmamış ya da cinsel ilişkiyi başaramamış olan

kocasına karşı haklı bir nefretin, en azından isteksizliğin doğacağı kaçınılmaz

olacaktır. … kocası ile bir evde aynı yatakta yaşıyan kadının evliliğinden asıl

olarak beklenmesi doğal olan davranışı (erkeğe düşen görevin yerine getiril-

mesini)

görememek Medenî Kanunun 134/1. maddesine açık aykırılık

edilmektedir. Bu yöndeki değerlendirmeleri için bkz. Eylem Ümit Atılgan, Tür-

kiye’deki İç Hukuk Kültürü Üzerine Sosyo-Hukuki Bir Araştırma, Haksız Tahrik

Kararlarında Eril Tahakküm Kodları, Turhan Kitabevi, Ankara 2015, s. 200-214.

95

Y2.HD,

20.07.2009, 2008/12229 E.-2009/14533 K.

96

YHGK, 15.12.2010, 2010/2-674 E.-2010/650 K. Yerel mahkemenin, asıl davanın

reddine, karşı dava yönünden ise boşanmanın kabulüne, maddi ve manevi taz-

minat davasının ise reddine dair kararını Yargıtay 2. Hukuk Dairesi alıntı yapılan

kararıyla bozmuş, yerel mahkeme kararında direnmiştir. Yargıtay Hukuk Genel

Kurulu ise, yerel mahkeme direnme kararını, Özel Daire bozma kararına uyulma-

sı gerektiği yönündeki değerlendirmesiyle bozmuştur.