Previous Page  236 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 236 / 417 Next Page
Page Background

235

TBB Dergisi 2017 (132)

Ahmet Fatih ÖZKAN

ganı olan RK’nın kararları da şüphesiz yargı organlarının denetimi

altındadır. Rekabet hukukundan doğan tek dava türü, RK’nın kararla-

rına karşı yapılan itirazlar değildir. Buna ek olarak, rekabet ihlalinden

zarar gören kişilerin açacağı tazminat davaları da yine rekabet huku-

kundan doğmaktadır. Aşağıda ayrıntılı olarak görüleceği üzere, bu iki

tür dava için ülkemizde farklı yargı kollarına başvurulmaktadır.

A. İdari Yargıda Görülen Rekabet Davaları

İdari yargı, ilke olarak idarenin, idare hukukunca düzenlenen iş-

lem ve eylemlerinden doğan uyuşmazlıklara bakan, adli yargının dı-

şında, kendine özgü kuralları ve yargılama yöntemleri olan bir yargı

düzenidir.

7

Başka bir deyişle idari yargı, kamu kuruluşlarının idare ve

vergi hukuku alanındaki işlem ve eylemlerinden doğan uyuşmazlık-

ların çözümlendiği yargı koludur. Eğer idare, eylem ve işlemlerinde

kamu gücü ayrıcalıklarıyla, yani özel kişiler arasındaki ilişkilerde gö-

rülmeyen birtakım imtiyazlarla donatılmış veya birtakım yükümlü-

lüklere tabi kılınmış ise, bu eylem ve işlemler özel hukuka değil, idare

hukukuna tabi olup, onlardan kaynaklanan uyuşmazlıklar da idari

yargıda çözümlenir.

8

RK’nın kamu gücü kullanarak tesis ettiği idari iş-

lem niteliğindeki kararlarına karşı ilgililer tarafından yapılan itirazlara

ilişkin iptal davaları da idari yargıda görülmektedir.

4054 sayılı Kanun’un ilk halinde RK kararlarına karşı yargı ma-

kamlarına başvuru konusunda “[k]

urulun nihai kararlarına, tedbir karar-

larına ve idarî para cezalarına ilişkin kararlarına karşı iptal davaları ilk derece

mahkemesi olarak Danıştay’da görülür

” hükmü yer almaktaydı (m. 55).

Ancak Temmuz 2012 tarihinde 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkin-

leştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın

Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkın-

da Kanun ile aynı hüküm “[i]

dari yaptırım kararlarına karşı yetkili idare

mahkemesinde dava açılabilir

” biçiminde değiştirilmiştir. Bu değişiklik-

devleti”dir. Hukuk devleti, en kısa tanımıyla faaliyetlerinde hukuk kurallarına

bağlı olan devlettir. Hukuk devletinde tüm devlet organlarının eylem ve işlem-

lerinin hukuka uygun olması gerekmektedir. Anayasa’nın 125. maddesinde “[i]

darenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır” denilerek hukuk

devletinin bu gereği kabul edilmiştir. Kemal Gözler, Anayasa Hukukuna Giriş, 25.

Bası, Ekin Kitabevi, Bursa, 2016, s. 208-210.

7

Turgut Tan, İdare Hukuku, 5. Bası, Turhan Kitabevi, Ankara, 2016, s. 613.

8

Kemal Gözler, İdare Hukuku Dersleri, 7. Baskı, Ekin Kitabevi, Bursa, 2008, s.796.