

387
TBB Dergisi 2017 (132)
Sibel YILMAZ
egemenliğin alamet-i farikası yürürlükteki kanunu ilga etme yetkisi-
dir ve Bodin egemenliğin diğer tüm ayırt edici niteliklerini (savaş ilanı
ve barış yapılması, af ve nihai temyiz yetkisi gibi) buradan türetmek
istemiştir.
15
Schmitt’e göre olağanüstü halde bahşedilen yetkilerin, karşılıklı
kontrolle, zaman sınırlaması ile ve hukuk devletinin sıkıyönetim dü-
zenlemelerinde olduğu gibi olağanüstü yetkilerin tek tek sayılmasıyla
tanımlanması, egemenliğe ilişkin sorunun önemini büyük ölçüde aşın-
dırsa da bunu ortadan kaldıramaz.
16
Schmitt, yalnızca genel bir kanun hükmünün yetkili olabileceğini
daima çıkış noktası alan hukuk devleti geleneğini eleştirir. Ona göre
kanunun yetkiyi kime verdiği belli değildir. “Bir karar normu olarak
kanun hükmü, yalnızca nasıl karar verilmesi gerektiğini belirtir, kimin
karar vermesi gerektiğini değil. Nihai bir merci olmasaydı, herkes içe-
riksel doğruluğun ne olduğunu ileri sürebilirdi. Ama nihai merci, ka-
rar normundan anlaşılamaz.” O halde sorun yetkiye ilişkindir. “Yetki
sorununu maddi olana gönderme yaparak çözümlemek, biriyle alay
etmekle eş anlamlıdır.”
17
Olağanüstü halde karar verenin kim olduğunu belirlemek, as-
lında sınırsız iktidar faraziyesinin kime ait olduğu sorunudur. Çünkü
egemen tam da yetki unsurunun öngörülmediği, hukuk düzeninin
yetki sorununu çözmediği durumda kimin yetkili olacağı sorunuyla
bağlantılıdır. Schmitt’e göre, bu nedenle olağanüstü hal
(extremus ne-
cessitatis casus)
hakkındaki tartışma da buradan kaynaklanmaktadır.
18
Schmitt, 1919 Alman Anayasasını örnek verir. Anayasa’nın 48. madde-
sine göre, olağanüstü hal, devlet başkanı tarafından ilan edilir, ancak
dilediği zaman bunun askıya alınmasını talep edebilecek parlamen-
tonun denetimi altındadır. Schmitt’e göre hukuk devleti gelişimi ve
pratiğine uygun olarak böyle bir yetki bölüşümü ve karşılıklı denetim
yoluna gidilmiştir. Bu yolla egemenlik sorununun olabildiğince erte-
lenmeye çalışıldığını belirten Schmitt, bu sorunun bu şekilde ertelen-
se dahi yok edilemeyeceğini ima etmektedir. Zira hukuk devletinin
15
Schmitt, Siyasi İlahiyat Egemenlik Kuramı Üzerine Dört Bölüm, s. 16-17.
16
Schmitt, Siyasi İlahiyat Egemenlik Kuramı Üzerine Dört Bölüm, s. 19.
17
Schmitt, Siyasi İlahiyat Egemenlik Kuramı Üzerine Dört Bölüm, s. 37.
18
Schmitt, Siyasi İlahiyat Egemenlik Kuramı Üzerine Dört Bölüm, s. 18.